Kitap bitti ve ne söyleyeceğimi bilmiyorum.. İkinci okuyuşum...İlk okuduğumda 16 yaşında bi lise öğrencisiydim.
Acaba o zaman okurkende bugünkü kadar etkilendim mi, bu kadar duygulandım mi, Kevok'la beraber oradan oraya savruldum mu,daglarin doruklarında Jir'i aradığında onunla birlikte etrafa bakındım mı , Renas'ın cenazesi başında onunla ağladım mi ya da o sıcak yaz akşamlarında balkondaki masada bir sandalyeye de ben oturup Baz'la yaptıkları sohbetlerini, birbirini tanima zamanlarını bir köşede sessizce dinledim mi, Büyük Ülkenin eşsiz nehrinin kenarında toprağa düşerken bedeni, yaşadığı korkuyu, çaresizliği onunla yaşadım mi hatırlamıyorum..
Bana hissettirdikleri dışında kitap ile birsey soylemem gerekse, kitap diliyle konusuyla, anlatımıyla harika.. Akici, ilk bölümde Kevok ve Baz'ın öldürüldüğü yazıldığı için merak uyandirici,sürükleyici.. Bize, ülkemize yabancı olmayan, acıyı hissedeceğiniz hüzünlü, bir konu..
Teşekkürler Memed Uzun..
Keyifli okumalar..