Çalardı insan, yakalanınca da ceplerini soyduğu adamın bunu hak ettiğine inandırmaya çabalardı herkesi. Kaçardı insan, bulunduğunda da onu kaçmaya mecbur edenler olduğuna inandırmaya çabalardı herkesi. Yalan söylerdi insan, yüzüne vurulduğunda da, bir tek onun yalan söylemediğine inandırmaya çabalardı herkesi. Demek ki insan için, başkalarının ne düşündüğü bu kadar önemliydi.