“Bu alçaklığı nasıl yapabildiğimi hiç anlamadım. Herhalde çok yaralanmış, çok küçük düşmüştüm. İnsan küçük düştüğünü düşünüp kendini korumaya girişince karşısındaki hiç aklına gelmiyor ve dünyanın en zalim yaratığı kesilebiliyor.”
Savaş ve Barış kitabına başlamadan önce ön bilgi alıp, yabancı karakterleri kafada oturtabilmek için okunması öneririm. Ayrıca kitabın devamında yer alan tarihi bilgilerde kültürel açıdan zenginlik ve yorumlama gücü katıyor
“Azizleri” anmaya gerçekten ihtiyacımız olup olmadığını elbette sorabilirsiniz.
Sadece onurlu insanları anmak yeterli olmaz mı?
Bu insanların azınlık olduğu doğrudur.Daha doğrusu hep azınlık kalacaklar. Ama ben burada azınlığa katılmaya yönelik bir çağrı olduğunu anlıyorum.
Çünkü dünya kötü bir durumda ve her birimiz elinden geleni yapmadığı sürece daha kötüye gidecek.
... insanı en çok yaralayan şey (ki bu hem yetişkinler hem de cezalandırılan çocuklar için geçerlidir) fiziksel acı değil, haksızlığın, mantıksızlığın verdiği ruhsal ıstıraptır.
Sen hiç mi hiç korkma.Yüreğine korkuyu uğratma. Korkan yürek makbul bir yürek değildir. Sesi çabuk kesilir.
Çünküleyim ki korkan kişi hiçbir vakit hiçbir yerde,havada,hem de karada,hem de denizde hiçbir vakitte iflah olmaz