Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Buse Nur Oğuz

"Karıncaların yuvasını bozun, hemen onarmaya koyulurlar onu. Gene bozun, gene onarırlar. Kaç kez bozarsanız bozun, yılmazlar. Her şeye yeniden başlarlar."
Reklam
“Ve sen gelmiyorsun, çünkü gelmeye kendin ihtiyaç duyana kadar bekliyorsun.”
Söyleyecek söz bulamıyorum, ne yapayım. Öyle bir sessizlik çöktü ki, bu sessizliğin içinde seslenemiyor insan.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
İstediğim tek şey yüzümü kucağına koymak, başımın üstünde dolaşan elini hissetmek ve sonsuza kadar öyle kalmak.
“Sizler daima böylesiniz... Ruhunuzu saran küçüklük duyguları içinde büyük değerlerinizi kaybedersiniz...”
Reklam
"Benim gözümde, haklılıkları düşünceyi değil kendi şahıslarını baz alan bütün zorbaların sahip olduğu o muamma özelliği edinmiştin."
‘’Manzara ancak bir başkası tarafından görülebilir olduğunda bir dünyaya dönüşür. Ses ancak başkasından bir parçayı bize geçirdiğinde dil olur. Ne kadar çok bu parçayı büyütebilirsek dil o kadar dil olur ...’’
Düş kırıklığına uğrayan birisi bana dedi ki, “Tanıştığında kim bu yeni insanlar? Maskeler giymiş eski insanlar onlar. Yeni hiçbir şeyleri yok. İnsanlar işte.”
Reklam
"Yine de biliyor, çirkin ölüm gelip onu bulana kadar, bu gökyüzünün altında kalacağını, nefesi kesilerek, her sabah aynı şeyleri izleyeceğini, güvercinleri, bulutları, kaldırımları... Dünya dönüyor dedikleri bu. Şarkısı bile var, ara sıra kulağına çalınıyor."
İnsanın kendisi kötü iken, kötülüğü nasıl düzeltebilir?
“Hayatların her alanında insanların hepsinin üzerinde birleştikleri iki şey vardır; Maaşların azlığı...işlerin çokluğu.” •B.Maughan
“Sevgi,bilgi ve çalışmanın ne vatanı olur,ne gümrük duvarları ne de üniforması.” •S.Freud
“İyi yaşamak için acele et ve şunu bil ki, her gün başlı başına bir hayattır.” •Seneca
“Bilindiği gibi dünyada hiçbir şey insan ruhunu hiçlik kadar baskı altına almaz.”
Reklam
“En iyisi düşünmemekti. Kaçmaktı. Kendi içime kaçmak. Fakat bir içim var mıydı? Hatta ben var mıydım? Ben dediğim şey, bir yığın ihtiyaç, azap ve korku idi.”
“Gökyüzüne gözlerini korkusuzca kaldırabildiğin, içinin temiz olduğuna inandığın sürece mutluluk yitirilmiş değildir.”
“Yalnızlık beni kederlendiriyor / topluluk beni bunaltıyor.”
Çoğu kez tarih, geçmişi inkâr etmenin bir aracı olur. Geçmişi inkâr etmek, onun bütünlüğünü tanımayı reddetmek demektir. Onu duruma uydurmak, zorlamak, işletmek, görünmesi gerektiğini düşündüğünüz şekilde görünene kadar onun ruhunu emip çıkarmak. Hepimiz, kendimizce birer tarihçiyiz.
“Şayet cesur bir adım atarsanız hayatınızın son başarı zirvesinin hemen önünüzde olduğunu bilmekten daha korkunç bir şey yoktur ve sonra yanlış yola saptığınıza dair büyük bir korkuya kapılırsınız,gücünüzü kaybedersiniz,son,en son adımınızı atamazsınız”
“Birbirimizi çok az tanıyoruz. derilerimiz kalındır, ellerimizi birbirimize uzatırız, ama nafile bir çabadır bu, yalnızca birbirimizin kaba derisine sürtünürüz, çok yalnızız biz.”
Reklam
Hiçbir şey bir çocuğun fark edilmeyen sevgisiyle kıyaslanamaz.
Hafızam,kalbimin nerede olduğunu unuttuğu,tozlu,soluk ve örümcek ağı bağlamış bir sürü eşya ve insanla dolu bir mahzen gibi.