Edgar Allan Poe ~ Morgue Sokağı Cinayeti
Sözlerime Romanın İçinde Geçen Beğendiğim Dikkatimi Çeken Alıntı Sözlerle Başlamak İstiyorum;
“Gereksiz Derinlik, Düşünceyi Bulandırır, Zayıflatır; Gözlerimizi Ayırmadan Bakarsak, Çoban Yıldızı Bile Gökyüzünden Silinip Görünmez Olur.” 'Gerçek Her Zaman Bir Kuyunun Dibinde Değildir. Biz Onu Vadilerin Derinliklerinde Ararken, O Dağların Doruklarında Durmaktadır. Gerçek Her Zaman Bir Kuyunun Dibinde Değildir.'
"Tanrının Doğadaki İşleri De Kendi Varlığındaki İşleri Gibi Bizim İşlerimize Benzemez, Bizim Biçim Verdiğimiz Örnekleri, Onun Yapıtlarının Büyüklüğüne, Derinliğine, Araştırılmazlığına Uydurmaya Çalışmak Boştur, Onun Yapıtları Democritus'un Kuyusundan Bile Daha Derindir."
İnceleme:
Öykü, Paris'teki Hayalî Bir Sokak Olan Rue Morgue'da Yaşayan Madame L'Espanaye Ve Kızının Kafa Karıştırıcı Biçimde Öldürülmelerini Anlatıyor. Gazete Haberlerine Göre Annenin Boynu Neredeyse Tamamen Kesilmiş Ve Başı Gövdesine Ufak Bir Deri Parçasıyla Bağlı Kalmıştır
Cinayet Romanları Sevenlerdenseniz Tam Sizlik Ve Tek Solukta Okuyabileceğiniz Bir Kitap Önerisi İle Geldim. Kitabı Uzun Zaman Önce Okumuştum Ama Hâlâ Önerebildiğim Nadir Kitaplardandır Kendisi. Özellikle Cinayetin Dördüncü Katta, Girilmesi İmkansız 'İçeriden Kilitli' Bir Odada Gerçekleşmesi Beni En Çok Etkileyen Ve Okuma Heyecanımın Katlanmasına Sebep Olan Mükemmel Bir Eser. Okumayı Düşünenler İçin Şimdiden Keyifli Okumalar Diliyorum :)
Okur Takip Önerileri
Franz Kafka ~ Milena'ya Mektuplar
Sözlerime Romanın İçinde Geçen Beğendiğim Dikkatimi Çeken Alıntı Sözlerle Başlamak İstiyorum;
"Sustukça Birikiyor İçimdeki Kelimeler, Sanki Çığlık Çığlığa Söyleyemediklerim."
"Evet Seni Seviyorum Budala! Tıpkı Denizin, Kendi Dibindeki Bir Çakıl Taşını Sevmesi Gibi... Evet, İşte Sevgim Seni Böyle Kaplıyor! Ve Tanrı İzin Verirse, Senin Yanında Bu Kez Ben Çakıl Taşı Olacağım."
İnceleme:
Milena'ya Mektuplar; Aslında Eşi Benzeri Olmayan Büyüleyici Bir Aşkın Hikayesiyle Okuyucuyu Büyüleyen Bir Eser. Kitap Franz Kafka'nın Milena'ya 1920 Nisanında, Yağmurlu Bir Günden Bahsederek Mektuplaşmaya Başlamasıyla Birlikte Ömrü Boyuncaki Ümitsizliğin Ve Çaresizliğin Anlatımına Dönüşüyor.
Romanı Çok Hevesle Ve Heyecanla Almamla Birlikte Maalesef Ki Özetindeki Zevki Kendime Kazandıramadım Çünkü Ben Ümitsiz Çaresiz Bir Adamın Duygu Ve Düşüncelerinin Kitap Haline Getirilmiş Halini Görmek İsterdim Lakin Kitap Tamamen Franz Kafka'nın Milena'ya Yazdığı Mektupların Sırasıyla Sayfalara Yazılmasından Oluşan Bir Roman... Beklentilerimi Karşılamayan Bir Eser Olduğunu İçin Kitabı Asla Önermiyorum Ama Okumayı Düşünenler İçin Şimdiden Keyifli Okumalar Diliyorum :)
Franz Kafka ~ Dönüşüm
Sözlerime Romanın İçinde Geçen Beğendiğim Dikkatimi Çeken Alıntı Sözlerle Başlamak İstiyorum;
"Birinin Hayatının Neresinde Olduğumu Çözemediğim Zaman Hiçbir Yerinde Olmamayı Garantilerim Çünkü Belirsizlik, Değersizliktir."
"Beni Üzecek Gücü Sana Verdiğim İçin Kendimden Özür Dilerim."
İnceleme:
Dönüşüm; Gregor Samsa'nın Dönüşümünde Aslén Yalnızlık Dışlanmışlık Ve Yabancılaşma Temaları İşleniliyor. Kapitalist Bir Düzene Ayak Uydurmayan Ve Sistemin İstediği Gibi Olmayan Kişiliğinin Çevresindekiler Ve Toplum Tarafından Dışlanarak Otoritesini Kaybetmesinin Tezi Ele Alınıyor.
Romanın İnceliğine Aldanarak Dikkatimi Vererek Okumayacağımı Düşündüğüm Bir Eser Olacağını Düşünüyordum Ki Bay Kafka'nın Her Zaman Ki Gibi Seçtiği Özenli Ve Düşündürücü Cümleleriyle Okuru Etkilemeyi Başaran Nadir Yazarlarımızdan Olduğunu Gördüğümüz, Düşünce Yapısını Ve Özgürlüğünü Zorlamak İsteyenler İçin Özel Bir Eser Olduğunu Arz Ediyorum Ve Şimdiden Okumayanlar İçin Keyifli Okumalar Diliyorum :)
Hüseyin Rahmi Gürpınar ~ Gulyabani
Sözlerime Romanın İçinde Geçen Bir Söz İle Başlamak İstiyorum;
...Aşka Bağlanan Kalpler Kendi Ruhlarının Tapındıklarından Başkasıyla Ateşlerini Söndürmezler...
İnceleme:
Gulyabani; Yazarın Açısından Bakıldığında Boş İnançların Kötüye Kullanılarak Saf (İyi Niyetli) İnsanların Kaldırıldığını Vurgulayan Aynı Zamanda Boş İnançları Makhûm Ederek Bilimsel Düşünceyi Savunan Natüralizm Akımının Başarılı Bir Temsilcisidir. Emile Zola'dan Etkilenilen Bu Roman Realist Özelikler Taşıyarak Başarılı Bir Gözlem Yeteneğinide Gözler Önüne Sunuyor.
Romanı İlk Okuduğum Sıralarda Çok Ürkütücü Bulsam Da Gerçeği Anlamaya Başladığımda Gülmek Ve Şaşırmak Muhtemel Bir Son Oldu Benim İçin. Okurken Özellikle İlk Başladığınız Sıralarda Cin, Peri Vb. Görünmeyen Olağanüstü Varlıkların İsminin Çok Fazla Lanse Edildiğini Göreceksiniz, Bu Sizi İlk Başlarda Ne Kadar Rahatsız Etsede Olaylar İlerledikçe Romanın Trajikomik Bir Hâl Alacağını Söyleyebilirim, Şaşırtıcı Sonları Seviyorsanız 'Gulyabani' Tamda Size Göre Bir Roman. Şimdiden Okumayanlar İçin Keyifli Okumalar Diliyorum :)
