Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Ceyda

Ceyda
@Ceydaa34
39 okur puanı
Ekim 2022 tarihinde katıldı
Sabitlenmiş gönderi
“Keşke gösterebilseydim sana, kendini tamamen yalnız ya da karanlıkta hissettiğinde, varlığının yaydığı o muhteşem ışığı.”
Reklam
“Ölebilirim bu genç yaşımda, En güzel şiirlerimi söylemeden götürebilirim. Şimdi kavakyelleri esiyorken başımda, Sevgilim, Seni bir akşamüstü düşündürebilirim.” Ben değilim dizelerin sahibi ama ne çok anlatıyor beni. Sanki Cemal Süreya amcam beni düşünmüş öyle kaleme almış. Ölebilirim bu yaşımda, içimde söylemediğim cümleler, gözlerimde hâlâ akmayan inatla bekleyen yaşlar, zihnimden atamadığım düşünceler, yazıp paylaşmadığım destanlar... Hepsini alıp sessizce gidebilirim bu diyardan. Tam da başımda kavak yelleri eserken, en deli çağımdayken. Düşündürebilirim birçok kişiyi, hem akşamüstü hem gün doğumunda. Hesaplaşmalarıyla yalnız bırakıp herkesi gidebilirim. Giderim diyemiyorum hâlâ ama olsun. Belki gidebilirim...
#1995
Geldim ve kıyılarındayım işte tüm kirlenmişliğim, tüm arınmışlığımla. Merhaba Ömür Hanım, merhaba dünyanın tek olanağı içtenlik, merhaba diplerde ışıyan gelecek düşü, merhaba benim murat üstündeki yalnızlığım...

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Herkesin gövdesiyle var olduğu yerde yüreğini öne süren “bir beyazdım siyahlar arasında.” Kimsenin başkasının gözünün içine bakmadığı, herkesin çoğalmak için aynasını yanında taşıdığı yankısız bir zamanda, insanları sulara bakmaya çağıran meczup, bir beşinci mevsim simyacısıydım, yanlışını sevip yenilgisini kutsayan.
“Hançer kendini kanatamaz” dedi. “Herkesin evlere çekildiği yerde, beni yolların çekiyor olması; yüreğim ağzımda çarparak seni öperken gözlerimden yaşların dökülmesi; tam da her şey bitti derken telaşla gözlerinin ışığına uzanmam; aylarca görmek istediğim insanı karşımda bulunca dönüp gitme boğuntusu; ne kadar gerekli olursa olsun herkesin yaptığı işlerden nefret etmem; dört yol ağzında durup günde beş vakit, dünyayı kendi sığlığı sanan herkese küfretme isteği; bir sevinci söylerken sesimin karaçalı gibi boğazıma takılması; aşkı ve şiiri dışlayan tüm ciddi ve önemli şeylerin hasta, hafif ve komik gelmesi...”
Reklam
İnsanı yalnızlığın hazinelerine götüren bir arınmadır sevmek. Yalanın kirlettiği bir yüreği yağmur sularıyla yıkamak, sonra da içtenliğin rüzgârıyla durulayıp iğde kokularına sarmaktır. Işıkları kesilmiş odalarda kirpiklerden ve parmaklardan mumlar yakıp, derin bir hazla ışıyan güzelliğini seyretmektir insanın.
Orada, azalan zamanlarda Aşka, şiire ve geceye Derin çizgiler çeken Ay düşmüş gül ağacına...
Akşam ne yapabilir size Sabah ne yaptı ki... Akıl, bütün özgürlüğünüz.
“Bir gönül kırgınlığının acısını dindirecek bir yolculuk yapılmadı henüz.”
Faruk Duman
Reklam
“Yalnızlık... Seni birgün biz seçeceğiz. O zaman güzel olacaksın.”
“Ölüme benden alacağı hiçbir şey bırakmayacağım; sadece bir avuç kemik.”
“İnsan ruhu dünyanın en emperyalist gücüdür; fetheder, fetheder ve hiçbir zaman fethettikleri ona yetmez.”
#1998
Yalnızlık bizim içeriye ve dışarıya ışık veren biricik penceremizdir Ömür Hanım... İki kanadı vardır, istekten ve korkudan; çarpar durur bir ömür içimizde...
Orada yalan söyleyen kimseyi bulamazsınız Ömür Hanım. Orada sizin güzelliğinizden geçmemiş hiçbir şeyin yeri yoktur. Orada zaman yalnızca sizsinizdir ve binlerce hayatı içine alacak kadar geniş, dingin ve sevecensinizdir.
Suyu sevmeyen insanın, rüzgârı anlamayan, gökyüzünde bir bulutu olmayan insanın gideceği uzaklık, olsa olsa kendine sızan çaresizliktir.
275 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.