Damla Alyaz

Sen de benim gibi sonsuz gerçeğe hizmet ediyorsun. Düşüncelerin, niyetlerin, öğrendiğin bilim ve sürdürdüğün yaşam tümüyle tanrısal, göksel bir nitelik taşıyor; çünkü kendini mantıklı, güzel yani sonsuza dek var olacak şeylere adamış durumdasın.
Reklam
Ve sonra, önünde pek çok yol açılıp sen hangisini seçeceğini bilemediğin zaman, herhangi birine, öylece girme, otur ve bekle. Dünyaya geldiğin gün nasıl güvenli ve derin derin soluk aldıysan, öyle soluk al, hiçbir şeyin senin dikkatini dağıtmasına izin verme, bekle ve gene bekle. Dur, sessizce dur ve yüreğini dinle. Seninle konuştuğu zaman kalk ve yüreğinin götürdüğü yere git.
Yaşamda en genişçe yer verdiğim alandı alnım şimdi alnımı kemiren kırışıklıklar en can alıcı yeridir zamanın çatlaklardan doğar harap evler. İnandım

Reader Follow Recommendations

See All
benden koşar gibi hızlı adımlarla uzaklaşırken süratinin bıraktığı (unuttuğu) kokudan ibaret kalışını şiirleştiriyorum.
Rüzgâr esiyor, gürgen yaprakları hışırdıyor. Köpekler artık beni yalamıyor, yanımda sessizce uzanmış bana bakıyorlar. Hırlayan bir köpek var, ara ara kulaklarını dikip ayağa fırlıyor. Duygusal olarak tamamen hazırım ama ölüm öyle kolayca gelmiyor. Gözlerimi açık tutmaya çalışarak gökyüzünün renginin anbean değişmesini izliyorum. Benimle ilişkisi olan tüm varlıklar çoktan evrenin bir parçası oldular. “Evren yaşamı, yaşam bilinci yaratır ve bilinç ebedîdir.” Seon’un bu sözlerine inanmak istediğim an. Masmavi gökyüzü yavaş yavaş turuncuya boyanıyor. Gün batımının rengi koyu. Yarın hava açık olacak. Ve ben yarını göremeyeceğim. Gün batımı etkisini kaybediyor, karanlık bir güç gökyüzünün ortasından başlayarak yayılmaya ve toprağı kaplamaya başlıyor. Gerçekten bunu görüyor muyum, yoksa gördüğüme inanmak mı istiyorum, bilmiyorum. İnatla tutunan bilincim artık beni terk ediyor.
Sayfa 250Kitabı okudu
Reklam
Yaşadıklarınsın.— Yaşamın, bütün yaşadıklarını yitirip, yeniden kazanmanın süreci olacak — hep yeniden yitirip, hep yeniden kazanmanın süreci…
- kendime not.
akıl almaz bir koruma arzusu bu sen ağlarken sessiz kalamayacak kadar seviyorum seni içindeki zehri dudaklarımla akıtacağım yorgun düşse de ayaklarım asla yorulmayacağım yola devam etmekten bir elimde gelecek diğer elim yumruk özgürleştireceğim seni
Sayfa 243Kitabı okudu
İfade ederek hapsettiğim her düşünceyi eylemlerimle özgür kılmalıyım.
Halil Cibran
Bana, “Bu dünyanın zevkleri ile öteki dünyanın huzuru arasında bir seçim yapmalısın,” diyorlar. Ben de onlara şunu diyorum: “Hem bu dünyanın zevklerini hem de diğerinin huzurunu seçtim. Zira yürekten inanıyorum ki, Yüce Şair en uyaklı ve en uyumlu tek bir şiirden başka bir şey yazmadı.”
Bilimi sevmemin sebebi, bizden belirsizliğe karşı bir tahammül duymamızı beklemesidir. Delil ortaya çıkmadan bir yargıda bulunmamayı ve hayatlarımızı bilgisizliğimize karşı alçak gönüllülük duyarak geçirmemizi söyler. Ancak bu, sahip olduğumuz azıcık bilgiyi kullanarak gerçeğin yeni dillerini arayıp şifrelerini kırmamıza engel olmamalıdır. Bu devasa kozmosta hepimiz bir Düzdünyalıyız. Bilim de “yukarı”yı hayal etme ve bulmamızın bir çabasıdır.
Reklam
Kozmos
Çevremde olup biten şeylerin farkında olmadan kaç tane ormana girdim şu ana kadar? Çevremizdeki, hatta ayaklarımızın altındaki bilinçli yaşamı fark edemeyen veya ona saygı duymayan biz kim oluyoruz da Dünya dışı akıllı yaşam arayışına giriyoruz?
Pascal şöyle yazıyordu: “Eğer bir tanrı varsa, son derecede anlaşılamazdır.. Dolayısıyla ne onun var olup olmadığını, ne de ne olduğunu bilmeye yetenekli değiliz.” Bilim bugün de pek ileri gidememiştir. Fakat, giderek eğer tanrılar varsa varlıkların yaşamına asla karışmadıklarını kabul etmektedir.
“İnsanın içinde bir boşluk gördüm. Asla doyuramayacağı bir açlık kadar derin. Bu onu hüzünlü olmaya ve istemeye yöneltmektedir. Almaya ve toplamaya devam edecektir. Günün birinde Dünya şöyle diyene kadar. Tükendim, sana verecek bir şeyim kalmadı.”
Sayfa 131Kitabı okudu
Felaket de zaten kendi zayıflığı yüzünden ideali alçaltmaya başladıktan sonra hangi sınırda duracağını bilememektir.
Sayfa 121Kitabı okudu
Sizden sorumluluklarınızı unutmamanızı, daha soylu ve daha ruhsal olmanızı rica ediyorum; size ne çok şeyin size bağlı olduğunu ve gelecek üzerinde ne kadar etkili olabileceğinizi hatırlatmak istiyorum.🪴
Sayfa 142Kitabı okudu
“Anti-sosyal davranışlar, konformistlerle dolu bir dünyada zekânın göstergesidir.” -Nikola Tesla
Reklam
Yaşamak, tabiatın en küçük kımıldanışlarını sezerek, hayatın sarsılmaz bir mantıkla akıp gidişini seyrederek yaşamak; herkesten daha çok, daha kuvvetli yaşadığını, bir âna bir ömür kadar çok hayat doldurduğunu bilerek yaşamak…
Ve başarısız bir kuşağın temsilcileri olan bizler iflas etmiş zavallılar gibi ölürken çocuklarımıza şöyle diyeceğiz: “Ödeyin, dürüstçe ödeyin ve sosyal devrimi daima hatırlayın!”
Aslında insan, iradesi dışında birtakım tesadüfler tarafından yokluktan var olmuştur.