Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

A.

A.
@Demha_
Omnes vulnerant ultima necat
65 okur puanı
Nisan 2019 tarihinde katıldı
Şu anda okuduğu kitap
Kayra üç yıl tıp okudu. Gerçek bir doktora dönüşebilirdi ama stetoskoptan o kadar nefret etti ki her şeyi bıraktı. İnsanların kalp atışlarının sesi ona saniyeleri hatırlatıyordu. Saniyeler de hayatı ve zamanı...
Reklam
Hayır, birşey söyleme. Özür dileme ya da başka birşey yapma. Ben, ben her iyi oluyorum dediğim sefer kapımda beliriyorsun. Seni bir daha görmeyeceğimi düşündüğüm her seferinde, sürekli bunu yapıp duruyorsun. Ben seni unutmaya çalışıyorum. Peki ya sen ne yapmaya çalışıyorsun? Bizden ne istiyorsun Dean? *** No, don't. Don't apologize or anything. It's just, it's just I get to this place -where I'm okay- and then you show up at my door. You keep doing that. Every time I think I'm gonna never see you again. I'm trying to get over you. What are you trying to do? What do you want from us Dean? Supernatural
O bir günü yirmi yıl, otuz yıl düşünebilirim. Ve beş yıl da unutmak için harcarım. Bir yirmi yıl da tekrar hatırlamak için, o günü düşünürken düşündüklerimi.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
A. tekrar paylaştı.
Uzunluk, ağırlık ve hacim birimleri coğrafyadan coğrafyaya değişiklik gösterir ama hüznün ve kalp kırıklığının birimi, her yerde kurulamayan göz temasları ve boşluğa uzun dalmışlıklardır.
A. tekrar paylaştı.
Ya güzel gerçeklere ya da güçlü yalanlara muhtacız yaşamak için.
Reklam
A. tekrar paylaştı.
Yaşamayı bu kadar çok isterken, ölümü düşünüp ölümden bahsediyoruz hem de yanmış damaklarımıza sepserin kristal bir mey gibi. Çünkü yaşayamamaya katlanamıyoruz.
Kabul etmeliyim ki, altı milyar insanın yerine düşünüyorum. Altı milyar insanın adına yaşıyorum. Ben öldüğümde altı milyarı da ölmüş olacak. Şimdilik hayattayım. Korkmaya gerek yok! Günahlarınızı ben unuturum. Siz işlemeye devam edin...
Yanıtı olmayan bir soru olarak geldim dünyaya. Ve sorusu olmayan bir yanıt gibi de gidiyorum.
Gerçekten de hiçbir zaman yüzleri hatırlama konusunda iyi olmadım. Benim işim daha çok numaralar ve adreslerdi. Yüzlerin hepsi birbirine benziyormuş gibi geliyordu bana. Bir zencinin beyazları birbirine, bir beyazın sarı ırktan olanları birbirine benzetmesi gibi. Tabiî onların bir özrü vardı. Ne de olsa farklı ırklardandılar. Ama ben de bütün insanlıktan farklıydım. Farklı bir ırktandım. Onlar gibi görünsem bile, beynim onlarınki gibi çalışmıyordu. Dolayısıyla bütün insanlar aynıydı benim gözümde.
Hepimiz şizofren olsak hatalarımızı çok daha kolay görür ve eleştiririz gibi
O hasta. Çok hasta. Ne yaptığını bilmiyor. Hayata geldiği için senden özür diliyorum. O çok hasta...
Reklam
Çevreme baktım. Kimse yokluğunu hissetmiyordu. Ben de unutmaya başladım. Kadını kemerimle bağladığımı, Kinyas’ın silahıyla yarım saat boyunca Rus ruleti oynadığımızı ve hepsinden önce bana âşık olduğunu söylediği anı...
Bazı şeylerin hiç değişmediğini görmek güzel. Aynı dünyada yaşadığımızı hatırlatıyorlar bana. Dünyadaki tek değişmeyen olmak büyük yalnızlık çünkü. Ve böyle birkaç destek iyi geliyor. Yalnızlık denizinin o pürüzsüz, akıntısız yüzeyi biraz da olsa bulanıyor.
On dört yaşımdayken gittiğim okulda bir kız vardı. Adı Eflâ. Siyah büyük gözleri bana bakardı. Ona birkaç hikâye anlattım. Anladığım kadarıyla çizdim hayatı göğsüne. Bir ay boyunca bana âşık kaldı. Sonra bıraktı elimi. Ben düştüm. Defalarca buldum onu. Gittim peşinden. Sevgilim olması için para teklif ettim. Aşkım dışında bütün dünyayı teklif ettim. Hatta on yedi yaşımdayken İstanbul’da karşılaştığımızda beni dudağımdan öpmesi karşılığında ona arabamı vereceğimi söyledim. Hâlâ siyah ve iri olan gözleriyle bana bakıp “Bir içki ısmarlasan daha iyi olur!” dedi. İşte, ben o kıza âşık olabilirdim. Gerçek bir duyguya hiç bu kadar yaklaştığımı hatırlamıyorum. Yıllarca sevişmemiş birinin orgazmına benzerdi, şimdiye kadar hiç harcamadığım bedenimdeki olanca sevgiyle onu süslemek...
Kendisini, uzaydan dünyaya düşmüşçesine yalnız hisseden bir adama ilgisini çekebilecek ne anlatılabilirdi ki?
912 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.