"Dorian Gray'in Portre'sini herkese anlatmalıyım!"
Hani bir müjde aldığınızda içiniz kıpır kıpır olur veya aşık olduğunuzda içinizde kelebekler uçuşur da içinize sığmaz, önünüze çıkan herkese anlatmak istersiniz ya! Kitabı henüz bitirip uyumadan inceleme yapmamın sebebi de aynı hislerdir. Uzun zamandır bana bu duyguyu bu kadar yoğun yaşatan bir kitap okumamıştım. Mutlu olduğunuzda bilinçaltınızdan hissettiğiniz "Bu mutluluk ne kadar sürer, bir daha bu kadar mutlu olabilir miyim bilmiyorum!" fikirleri gibi "Dorian Gray'in etkisi geçer mi, hayatımda ya daha iyi bir kitap okuyamazsam!" korkuları da beyin hücrelerimin portrelerinde sinsice sırıtıyor!
Umarım nöronlarım sonsuza kadar böyle güzel kitaplar okumak adına o portreleri saklamazlar!
İncelemelerimde kitap özeti çıkarır gibi olayları anlatmayı sevmiyorum zaten özet okumak isteyen her yerden bulabilir. Sadece Wilde'in bende bıraktığı etkiyi sizlerle paylaşarak neden okumanız gerektiğini anlatmaya çalıştım.
Okuyanlar incelemedeki inceleri zaten çoktan anlamıştır. Okumayanlara söyleyebileceğim tek şey ise okumak için çok geç kalmamalarıdır. Çünkü Dorian Gray'in Portre'sini okumadan geçirdikleri her an çok şey kaçırıyorlar.
Keyifli okumalar!