İlişkilerin ABC'si diye başlayıp Z'sine kadar giden bir yolculuk. İlişkilerin en temeli içimizdeki o yaralı çocuğun nasıl yaralandığı ve şimdiki ilişkilerimizi nasıl etkilediği. İş ile, arkadaş ile, aile ile, sevgili ile. Hepimizin bir yaralı çocuğu var. Ve hepimizin o yaralı çocuk ile barış imzalamaya ihtiyacı da var. Fark etmeden, izlemeden, yüzleşmeden farkındalık sahibi olmayız ki..
Korkuları sevgiye dönüştürmek gerek. Bir ilişki ile olan bu şey de iletişim ile olur. O iletişimi de önce içindeki çocuk ile doğru kurup, karşındakine kendini doğru ifade etmek ile olur. Seni günden güne daha iyi tanıyorum içimdeki çocuk.
Hepimiz ormanda bir yolculuk yapıyoruz; bazen neşe doluyuz, bazen de acı içindeyiz ve adım adım dağın tepesine doğru ilerliyoruz. Karşılıklı bağımlılıklarımız bir bakıma karanlık orman gibi. Ama yolculuğun sonu bizi bildiğimiz ve tanıdığımız toprakların ötesine, dağın tepesine getiriyor. Arayışımız kendimizi bulmak ve bu süreçte bir başka kişi ile derin bir aşk paylaşmaktır. Ressam her birimizi elinden tutar ve yavaşça sonu bilinmeyen bir yola doğru yönlendirir.
Unutmayın,ister tek başınıza uçuyor olun ister evliliğin vahşi sularında geziniyor olun,yol boyunca her zaman kahkahalar,gözyaşları ve paylaşacak pek çok komik hikaye olacaktır.
Dünyada 208 tane ülke var, her biri farklı bir ideoloji ile yönetiliyor. Her birinin gerçeği kendine. 4300'den fazla da irili ufaklı din var. Ama gerçek de bir tane, varoluş da.
Tüm yönetimler güçsüz halktan beslenir. Bu nedenle sinsice kendinden uzaklaşmayı empoze ederler insanlara. Çünkü bilirler ki kendini sevemeyen insan başkalarını da sevemez.