Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Elif Demir

Elif Demir
@Elifdemir1987
Kocamın Gölgesi, Kızımın Zerafeti, Oğlumun ise Bir Gülüşü Yeter...
Annelik
Ortaokul
Bruxelles
24 Eylül
83 okur puanı
Ağustos 2020 tarihinde katıldı
Neden değişmez bir gerçekle mücadele etmeye enerji harcayasınız? Zor gerçeği sindirmenin bir yolunu bulduğumuzda, ona uyum sağlamaya başlayabiliriz.
Sayfa 28
Reklam
Kendini ürün olarak sunan bir insan türüyle karşı karşıyayız, kendisini iyi satabilirse o ‘bir başarı öyküsü’dür, satamazsa başarısızlığın daniskası!
Kederin artık ilerlemiş bir boyutu olarak değerlendirebileceğimiz depresyon, bir sosyoloğun betimlemesiyle, ‘kendi olma yorgunluğu’dur. İnsan bazen kendisi olmaktan yorulup ümitsizliğe düşebilir. Ama bu sürecin sonunda kendisini zenginleştirebilecek bir tecrübe edinir, hayata dair bir bilgi devşirir buradan. İnsanın iç dünyası mahremdir, oraya herkes elini kolunu sallayarak giremez, kırılganlık ve üzüntüler gösteri programlarına meze yapılamaz.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Okullar artık televizyon tarafından özürlü hale getirilmiş çocuklarla dolu.
Reklam
Depresif kişi, kimileyin hakikati bütün çıplaklığıyla gördüğü için acı çeker. Orada hayatı idame ettirmeye yarayan kandırmacalar sökmez. ‘Olumlu yanılsamalar’ melankoli ülkesinde işlemez. Her yerde hüküm süren acı, ruhun karanlığında daha kolay seçilir hale gelir.
Yolların çatallandığı noktalarda ben diyememek ve sürüyle birlikte yol almak, kişinin iç boşluğunu büyütür ve daha büyük yalnızlıklar doğurur.
Görünen o ki, dünyaya ve kendine yabancılaşma hali, giderek daha çok insanı esir alıyor.
Hayat bazen bir şifa verme çabasıdır. Ötekine, kendimize ve bütün varlığa.
Sevilme açlığının açtığı yaralar narindir. Düşünmeden ve hissedilmeden söylenmiş her söz, o yaraya tuz basar. Orada ancak sahici bir insan olabilirseniz, onun yaraları kadar sahici durabilirseniz, kendi yaralarınızla yüzleşecek kadar bir cesaretiniz varsa, varsınız.
Reklam
Ancak layığınca sevilmiş çocuklar bıçağın kanatabileceğini, kötü bir sözün can yakabileceğini bilebilir.
Anne babalarının televizyon karşısında uyuklamaktan yeterince sevgi veremediği bir kuşak, bir kanser hücresi gibi hızla ülkeyi istila ediyor.
Kadere karşı sigortalanamayız. Istırap bir öğretmen. Tahammül ve direnç, insanın erdemleri. Bir ağrıyı bedenimizde gezdirip dinlendirerek de olgunlaşırız.
Dünün mahcup çocukları, bugün toplumsal endişe bozukluğu tanısıyla ilaç alıyor. Sokaklarda özgürce tepinemediği için kurtlarını evde döken çocukların bir kısmına hiperaktif yaftası yapıştırılıveriyor.
136 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.