Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Fatma Sonay

248 syf.
·
Puan vermedi
·
73 günde okudu
Dil Belası
Bu kitaptan sonra diyeceğim şu: Görmedim, duymadım, bilmiyorum. Çünkü gördüğümüzü, duyduğumuzu, bildiğimizi, bilmediğimizi dilimize havale ederken çok ince bir çizgideyiz. Küfür, gaflet, kul hakkı vs. Gazali'nin anlatımını her zamanki gibi uç boyutta buldum. Onun anlattığı gibi yaşayabilecek bir insanoğlu var mı bu dünyada bilmem! Ama daha dikkatli olmam açısından bana katkısı çok oldu. Dil belasından uzak durabilmek duasıyla...
Dil Belası
Dil Belasıİmam Gazali · Semerkand Yayınları · 20107,3bin okunma
Reklam
336 syf.
9/10 puan verdi
·
6 günde okudu
Sonuncu
"Sonuncu" diye bir şey yok, her şey birbirinin tekrarıdır aslında. "Yeni" yeni olmamıştır, biçim değiştirmiş, üslup değiştirmiştir olsa olsa. Düşünce insan ilk yaratıldığından beri vardır, bulanı yoktur, dile getireni vardır. Dile gelmişliği de farklı zihinlerde farklı üslüplarda olmuştur, o kadar. Bu yüzden değil midir ki, ilk kez okuduğumuz ya da duyduğumuz bir ifade ilk başta çarpıcı gelir de sonradan "Bunu ben de söyleyebilirdim." dedirtir. Düşünceler, akımlar, modalar tekrar tekrar yinelenip durur. İnsanoğlu yeni bir şey keşfedemez bu kainatta, yalnızca olanı bulur. Selami Harici de yazılmayanı yazmak, söylenmemişi söylemek için ömrünün yarım asırlık bir süresini, yirmi dört bin yedi yüz on dört sayfalık olağandışı bir kitabı yazmaya adamış. Bu sürenin çok büyük bir kısmını da yazdıklarını yırtmaya ayırmış. Neden mi, çünkü hiç yazılmamış bir şey olmadığını görmüş, en sonra ne mi yapmış? Varın siz de okuyup görün. Farklı bir kitaptı " Sonuncu ". Anlatımıyla, kurgusuyla farklı. Ironik anlatımıyla düşündürücü. Edebi yönü de oldukça güçlü. Son bölümünü üç saatlik kesintisiz bir okumayla tamamladım ve " İyi ki okumuşum." dedim.
Sonuncu
SonuncuTahsin Yücel · Can Yayınları · 2017209 okunma
632 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
311 günde okudu
Sadakallahu'l-Azîm (Azim olan Allah doğru söyledi.) "Yeryüzündeki ağaçlar kalem, deniz de arkasından yedi deniz daha katılarak (mürekkep) olsa yine de Allah’ın sözleri (yazmakla) tükenmez. Şüphesiz ki Allah güçlüdür, doğru hüküm verendir." (Lokman Sûresi/27. Ayet) Şükürler olsun Rabbime; çok istememe rağmen başlayıp başlayıp bir
Kur’an / Meal-Tefsir
Kur’an / Meal-TefsirMehmet Okuyan · Haliç Üniversitesi Yayınları · 2021189 okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
264 syf.
·
Puan vermedi
·
22 günde okudu
Çekilişten adıma çıkan bu kitabı ağır ağır ve zamana yayarak okudum. Gazali'nin kitaplarını çok okumadıysam da anlatımını ürpertici buluyorum. Çok uç örnekler veriyor ve korkutuyor. Okurken kendinizi anlattığı misallere ulasamayacak gibi ve çaresiz hissediyorsunuz, hiç değilse ben öyle hissediyorum. Ama bu kitabın anlatımı daha ılımandı. Konusu itibarıyla olsa gerek. Yine uç örnekleri vardı ama tabi avamdan biri olarak bana öyle geliyordur :) Üzerimde etkisi çok oldu; ne kadar şükürsüz olduğumu, nankör olduğumu, sabırsız olduğumu, cok sevdiğimi düşündüğüm Rabbime karşı hiç de vefakar olmadığımı... Muhabbetin artması için sevdiğimize doğru adım atmak gerekir. "Gözden ırak olan gönülden de ırak olur." sözü misali, sevdiğimizi iddia ettigimiz Rabbimizden uzaklastıkça muhabbetimiz zayıflar ister istemez, dünya telaşına kapılır gideriz. Halbuki Allah (cc) sürekli çağırır bizi ve bekler kulluğumuzu hatırlamamızı. Kendisi için mi? Hayır, yine bizim için ister. Ama bizim aklımız işte güçtedir, heves edilen dünya rızkındadır; esas rızkı ve Rabbimizin muhabbetini kaçırırız. Bu yüzden başta Kur'an meali olmak üzere yaşayışımızı, Allah rızasını kazanacak yolda tutmamıza vesile olacak bu tarz eserleri okumak lazım.
Gülî • Derdâ
Gülî • Derdâ
kardeşime bu kitabı okumama vesile olduğu için teşekkür ediyorum.
Muhabbet Kitabı
Muhabbet Kitabıİmam Gazali · İlke Yayıncılık · 201743 okunma
512 syf.
10/10 puan verdi
·
12 günde okudu
Ve Durgun Akardı Don...
4 ciltlik bu dev roman; bugüne dek okuduğum en gerçekçi savaş romanı. Yazar; Çarlık Dönemi Rusyasından başlayarak Ekim Devrimi'ni, Bolşevizm - Çarlık taraftarlarının çatışmasını, aynı döneme denk gelen 1. Dünya Savaşı'ndan kaynaklı soğuk savaşı, bir kazak ailesinin ve çevresinin hayatı üzerinden anlatıyor. Ama nasıl bir anlatış; okumuyor
Ve Durgun Akardı Don 4
Ve Durgun Akardı Don 4Mihail Şolohov · Kor Kitap Yayınları · 2019723 okunma
Reklam
1062 syf.
10/10 puan verdi
·
16 günde okudu
Tolstoy, kocaman yürekli Tolstoy. Bir kadının yüreğini, kıskançlıklarını, inceliklerini, fettanlığını, gururunu, duygularını nasıl bu kadar iyi tanımlarsın? Bir kadın olarak yakalardım açığını ama ne mümkün? Daha önce okuduğum bu eseri, bu sefer Seval DELİKARA'nın seslendirmesiyle sesli kitap olarak dinledim. 35 saat sürdü. Dinlerken o dünyaya girdim, onlarla oturdum kalktım. Bu yönüyle sesli kitap dinlemek çok etkileyici. Özellikle bir de okuduğunuz bir kitabı dinliyorsanız daha da keyifli oluyor. Geçmişte okuduğum klasikleri dinliyorum artık. Bu cok büyük keyif veriyor bana. Günlük sorumluluklarımı sürdürürken dinliyorum üstelik. Hem zamandan kazanıyorum hem de o keyifli ruh haliyle işin gücün nasıl bittiğini anlamıyorum. Kısacası ilkinde okuyun, ikincisinde dinleyin derim.
Anna Karenina
Anna KareninaLev Tolstoy · Türkiye İş Bankası Yayınları · 201939,2bin okunma
446 syf.
9/10 puan verdi
·
7 günde okudu
Ağustos Işığı
Faulkner'in okuduğum ilk kitabı Ağustos Işığı. Adı, huzuru çağrıştırsa da huzursuz bir kitap bana göre. Ama anlatımı ve teması baştan sona en sevdiğim tarzlardan olan şiirsel bir anlatıma sahip. Necip Fazıl'ın "Çile" si ve Oğuz Atay'ın "Tutunamayanlar"ının arasındaki bir şiirsellik. Neredeyse tamamını yüksek
Ağustos Işığı
Ağustos IşığıWilliam Faulkner · İletişim Yayınevi · 2017251 okunma
440 syf.
8/10 puan verdi
·
6 günde okudu
Filozofun akıllısı mı olurmuş :))
Konu itibarıyla hoş, betimlemeleri ve şahıs tasvirleriyle çok canlı, aynı zamanda film izler gibi sürükleyici bir eser. Esasında filmden ziyade Shakespeare'in bir tiyatral eserini okuyor gibi hissettim. Konu itibarıyla da tiyatral eserlerdeki o sıradışılık vardı eserde, tabi o döneme göre. Yoksa günümüzde çarpık ilişkiler aldı başını yürüdü maalesef. Deli Filozof olarak kitaba namını veren Hikmetullah Efendi'nin; yaşamı, insanların duygu ve davranışlarını yorumlayış biçimi, zamanının şartlarına göre çok liberaldir. Bu tavrıyla toplum içinde taraftarlar bulduğu gibi çok sayıda da düşman kazanmıştır. Tavrını eleştirenlerin başında aynı çatı altında yaşadığı kayinvalidesi gelmektedir. Hikmetullah Efendi kızı ve oğlunu da çok serbest bir şekilde yetiştirmiştir. Bakalım iyi mi yapmıştır, kötü mü? Allah'ın varlığına dair Deli Filozof'un söylemlerinin yobazlığa karşı olduğu, ifadelerinin özünün Allah'ın varlığını işaret ettiği düşüncesindeyim. Baskıda çok fazla imla hatası vardı. Bunun dışında hem konu hem de konunun işlenişi yönüyle edebiyatımızın güzelliklerinden bir eser olarak okunmasını tavsiye ediyorum.
Deli Filozof
Deli FilozofHüseyin Rahmi Gürpınar · Mavi Çatı Yayınları · 2017178 okunma
308 syf.
9/10 puan verdi
·
4 günde okudu
Noraliya... Nuriye...
Bazen isimler, kavramlar farklı şeyler çağrıştırır bize. Sınırlı bildiklerimizle, sınırsız bilmediklerimizi sınırlandırır zihnimiz. Matmazel Noraliya'nın Koltuğu ismi de zihnimin bir köşesinde 'Rum veya Ermeni bir kadının yaşam hikayesidir.' diye küçümsenip kalmış. Aslında hem öyle, hem de hiç öyle değil. Çok farklı, çok orijinal bir konu. Peyami Safa'yı her okuduğum eserinde bir başka beğeniyorum. Türk Edebiyatımızda çok güçlü kalemler var. Evet dünya klasiklerinde; Tolstoylar, Dostoyevskiler, Balzaclar, Hugolar, Dickensler ve ziyadesiyle büyük isimler var.. Ama bizim edebiyatımızda da çok güçlü kalemler var. İlk gençlik yıllarımda çok okuduğum yazarların aynı veya farklı eserlerini bugün bir başka algı düzeyinde okuyorum ve çok beğeniyorum. Zamanım kısıtlı diye çok vakit harcayamayacağımdan gözüme geldiği için alıp 'artık okuyayım' dediğim Matmazel Noraliya'nın Koltuğu'nu çok beğendim. Tavsiyemdir, mutlaka okuyunuz.
Matmazel Noraliya'nın Koltuğu
Matmazel Noraliya'nın KoltuğuPeyami Safa · Ötüken Yayınları · 20047,6bin okunma
599 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
26 günde okudu
Nutuk
İş Bankası Yayınları'nın gençlere yönelik hazırladığı bu NUTUK baskısı, çok yalın ve sadeleştirilmiş bir Türkçe ile yazıldı. Bu yüzden okuması çok kolay ve keyifliydi. 1919 sonrasını Atatürk'ün kaleminden okumak, onunla konuşmak gibiydi. Atatürk'ün Samsun'a çıktığı 1919 tarihinden 1927 yılına kadarki zaman diliminde
Nutuk
NutukMustafa Kemal Atatürk · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202027,5bin okunma
Reklam
339 syf.
9/10 puan verdi
·
12 günde okudu
Bu Ülke
Yıllarca kitaplığımın raflarında durdu "Bu Ülke". "Benimle buluşmaya hazır hissettiğinde kendini, gel buradayım." Demek ister gibi sürekli başını uzattı kitapların arasından. Bir iki kere açacak gibi oldum sayfalarını, sonra yine geri koydum. Ama hep aklımın bir köşesindeydi okunmak için. Okuyacak kıvama gelmemiştim belki de, böylesi entel bir insanla tanışıp onu daha iyi anlayabilmem için biraz daha yol almam gerekiyordu. Kitabından önce, Cemil Meriç'i sevdim. Onun öğrenme aşkını, kat ettiği yolları, çabasını, doğasını, özüne olan hürmetini sevdim. İyi okuduğumu, seçici okuduğumu düşünürdüm ama okumanın harf harf, kelime kelime yapılması gerektiğini, yazanın düşüncesini yakalamak için hiç bir noktayı atlamamak gerektiğini, okumanın niceliksel değil niteliksel yönüyle önemli olduğunu bir kez daha gördüm Cemil MERİÇ 'te. Dahası hiç bir yazar bu inancı bu denli sağlamlıkta veremedi bana. Özüne, medeniyetine, inancına sahip çıkan bir insan Cemil MERİÇ. Gerek kitabın ilk bölümünde yer alan hayat hikâyesinden, gerekse kaleminden dökülen sözcüklerden düşüncelerinin merhalelerini izleyebiliyorsunuz. Bir umman gibi "Bu Ülke". Bir sürü düşünce akımıyla, düşünürle, yazarla, kitapla, kavramla tanışıyorsunuz. Bu yönüyle dahi bir sürü bilgi kattı bana. İyi bir öğretmen Cemil MERİÇ. Öğrenme aşkıyla, örnek öğrencisine. Sözün kısası Cemil MERİÇ kitaplığımın arka sıralarında kalmayacak artık. En kısa zamanda diğer eserleri de arkadaş olacak inşaallah "BU ÜLKE"ye.
Bu Ülke
Bu ÜlkeCemil Meriç · İletişim Yayınları · 201821,1bin okunma
140 syf.
9/10 puan verdi
Değirmen ve Sabahattin Ali Üzerine...
Sabahattin Ali'nin az sayıda romanı olmasına karşılık bir hayli öyküsü var. Okuyup en çok beğendiğim hikayelerin içindedir "Değirmen" hikâyesi. Bir başka hikâyesi olan "Viyolonsel" de, "Değirmen" ile aynı ruhu taşır. Sabahattin Ali, insan ruhunu çok iyi tahlil eden, çok iyi bir gözlemci, eşsiz bir yazar. Düşünce ve duruş olarak seveni de var sevmeyeni de şüphesiz. Ama kaleminin gücü büyük. Daha önce yazılı olarak okuduğum öykülerini bu sefer sesli kitap olarak dinledim ve çok keyif aldım. Öyküleri yaşadım adeta. Zeynep AŞKIN'ın yorumuyla "Kürk Mantolu Madonna"yı, Burak AŞKIN'ın yorumuyla ise Sabahattin Ali 'nin öykülerini dinlemenizi tavsiye ederim. Özellikle okuduğunuz bir eseri, güzel ve duygu dolu bir sesten dinlemek, eseri inanılmaz kalıcı yapıyor dimaklarda. Kitaplar, iyi ki varlar... Yoksa bu acılı günlerimizde kime, neye sığınıp bir nebze soluk alabilecektik?
Değirmen
DeğirmenSabahattin Ali · Yapı Kredi Yayınları · 202144,7bin okunma
87 syf.
8/10 puan verdi
·
27 saatte okudu
Susam ve Zambaklar
Susam ve Zambaklar; yazarın iki farklı başlık altında yapmış olduğu konuşmalarından derlenmiştir. "Susam: Kralların Hazineleri" başlığının verildiği 1. bölümde eğitimin asıl amacının ne olması gerektiğini, okumanın önemini ve doğru okumanın ne şekilde yapılması gerektiğini anlatmıştır. İkinci bölümü ise "Zambaklar: Kraliçelerin
Susam ve Zambaklar
Susam ve ZambaklarJohn Ruskin · Şule Yayınları · 2016944 okunma
320 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
14 günde okudu
Var mısın?
Güzel insan Doğan CÜCELOĞLU'nun son kitabı "Var mısın?" sohbet tadında, doğal ve sürükleyici bir kitap. Doğan CÜCELOĞLU ismi bana "insan"ı çağrıştırıyor. İnsani vasıfları, mesleğinin de, cinsiyetinin de, diğer bütün kimliklerinin de önüne geçmiş. Yakında 2. ölüm yıl dönümünde anılacak tekrar tekrar ama bence bıraktığı eserlerle hep bizimle olacak. Hazine gibi, dolu dolu,
Doğan Cüceloğlu
Doğan Cüceloğlu
iyi insanlar ölümsüz olabilseler keşke. İnsanlığa daha çok şey katabilseler. Hayatının ve düşüncelerinin özeti gibiydi "Var mısın?" Sanki veda etmeden son kez tüm bilgeliğini bize armağan etmek istemiş. Hem de kendini hiç allayıp pullamadan, artılarıyla, eksileriyle... Yani insan Doğan olarak. Karşısına kendimi oturttum, ben sordum, o cevapladı. O derece sıcaktı ki
Var mısın?
Var mısın?
sohbetimiz, aktı, gitti. Mekânın cennet olsun güzel insan.
Var mısın?
Var mısın?Doğan Cüceloğlu · Kronik Kitap Yayınları · 202126,9bin okunma
376 syf.
8/10 puan verdi
Savaş ve Açlar
1. Dünya Savaşı döneminde; yoksulluk içinde hayatta kalma mücadelesi veren Trabzonlu bir ailenin dramı üzerinden, ülkenin içinde bulunduğu durumu kaleme almış yazar. Bu eserde; bir aile üzerinden ülkenin içinde bulunduğu içler acısı durumu, Doğu Cephesinde savaşamadan, donarak ölen şehitlerin dramını, mazlumların omuzları üzerinden yükselen mezalimi, vatanı korumayı yine Anadolu insanının üstlendiğini, bir annenin eşini ve çocuklarını yitirişini, buna rağmen geride kalan canları kurtarmak adına her yeni güne ümitle sarıldığını okuyacaksınız. Kendisi de Trabzonlu olan yazar, baştan sona kadar Trabzon şivesini, yöreye özgü söylemleri canlı ve akıcı bir üslupla kullandı. 1940 kuşağının önemli yazarlarından biri olan Dinamo'nun kendi hayatını aktararak yazdığı "Savaş ve Açlar", yazarın okuduğum ilk eseri. Diğer eserlerine de ulaşmaya çalışacağım. Mutlaka okuyun ve beğenmeyip baş çevirdiğimiz her nimet için ne bedeller verdiğimizi bir daha görün, hep birlikte görelim.
Savaş ve Açlar
Savaş ve AçlarHasan İzzettin Dinamo · Tekin Yayınevi · 20171,291 okunma
443 syf.
8/10 puan verdi
·
19 günde okudu
Doksan Üç
Doksan Üç; Victor Hugo'nun Fransız İhtilali'nin sancılı sürecini anlattığı bir roman ve aynı zamanda yazarın en son romanı. Bu eserin benim açımdan en büyük şanssızlığı onu dev "Sefiller" eserinin 2 ciltlik kısaltılmamış metninden sonra okumuş olmam oldu. Doğal olarak çok büyük bir beklenti ile okumaya başladım ama kitabın ilk bölümü kabul edeyim ki bana göre sıkıcıydı çünkü Fransa tarihine ve 1800'lü yılların Fransasının siyasi isimlerine yabancı biri olarak okumakta epeyce zorlandım ancak bırakmayı hiç düşünmedim. Çünkü çok iyi biliyordum ki Victor Hugo yine eserin tamamında dehâsını gösterecek ve beni kendisine bir kez daha hayran bırakacaktı. Nihayet öyle de oldu, dönemin siyasi atmosferini kraliyet taraftarları ve Cumhuriyetçiler açısından çizdikten sonra inanılmaz güzel bir olay örgüsü ile ihtilalin; kanlı, zalim, insanlık dışı ve bir o kadar da insancıl yüzünü o harika üslubuyla ortaya koydu. Fransız İhtilali'nin bu derece kanlı ve zorlu gerçekleştiğini bilmiyordum. Eseri okurken farklı duygular arasında gidip geliyorsunuz. Hülâsa diyorum ki; "Doksan Üç"'ü biraz sabırlı davranarak ama mutlaka okuyun.
Doksan Üç
Doksan ÜçVictor Hugo · İletişim Yayıncılık · 2018660 okunma
Reklam
136 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Toprak Ana
Toprak Ana, Gün Olur Asra Bedel tadında ve doyumunda bir kitap. Aytmatov, en basit kelimelerle en can alıcı yerden vuruyor okuru. Halk için yazıyor gibi ama inanılmaz bir duygu yoğunluğu var cümlelerinde... Bitirdiğiniz cümleyi geri dönüp yüksek sesle okumak istiyorsunuz. Toprak Ana, savaşın acı yüzünü anlatıyor. Tolganay, üç oğlu ve kocasını
Toprak Ana
Toprak AnaCengiz Aytmatov · Ötüken Neşriyat · 202261,4bin okunma
456 syf.
8/10 puan verdi
·
7 günde okudu
Esir Şehir Üçlemesi
"Yol Ayrımı" eseriyle birlikte Kemal Tahir'in Esir Şehir Üçlemesi'ni tamamlamış oldum. Esir Şehrin İnsanları ve Esir Şehrin Mahpusu anlatım ve olay örgüleri açısından birbirine daha yakınken, Yol Ayrımı bu açılardan bakıldığında daha farklı geldi bana. Sanki Yazar, ilk iki eserden sonra uzunca bir ara vermiş de öyle yazmış Yol
Yol Ayrımı
Yol AyrımıKemal Tahir · İthaki Yayınları · 20192,867 okunma
400 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Sade ama çok naif, nükteli ve usta bir anlatım. Basit bir kurguyu, zaman ve mekan değişikliklerini okuyucunun kafasını karıştırmadan cok ustaca yazmış yazar. Göğsümüzü kabartan nice kıymetlerimizden biridir bana göre Reşat Nuri...
Kavak Yelleri
Kavak YelleriReşat Nuri Güntekin · İnkılap Ve Aka Kitabevi · 19791,039 okunma
932 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
13 günde okudu
Birbirinden farklı yaratılışta üç farklı kardeş ve hepsinin hayatını allak bullak eden ahlak yoksunu bir baba. Dostoyevski her bir karakteri öylesine güzel betimlemiş ve Rus toplumunu öylesine güzel aktarmış ki bizlere hayran kalmamak mümkün değil. Överken yermiş, yüceltirken yerin dibine batırmış. Karakterlerin tamamına yakını hep bir arayış peşinde, doyumsuz... bu yönüyle insanı çok güzel tasvirlemiş. Çağdaşı Tolstoy'a atıfta bulunması çok hoşuma gitti kitapta. Canlı kanlı, toplumun içinden çıkan, yasayan bir eser olmuş. 1. Bölümün ilk sayfaları ağır ilerlese de eserin tamamını özümsemek için kesinlikle iyi anlaşılması çok önemli. Çok güzel bir eser, mutlaka çok iyi bir yayınevi baskısından okunmalı.
Karamazov Kardeşler
Karamazov KardeşlerFyodor Dostoyevski · Kum Saati Yayınları · 200334,6bin okunma
648 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Allah'ın kelamı. Öyle hikmetli bir kitap ki, eşi emsali yok. Sanatların en güzeli, betimlemelerin en gerçekcisi, örneklemelerin en çeşitlisi, vaadlerin en güzeli, tehditlerin en büyüğü... Bu dünyadaki en güzel yol arkadaşı. Senin lezzetine varmayı bana nasip eden Rabbime binlerce kez şükürler olsun. Sen kitapların en güzeli, sözlerin en hakikatlisisin. Kıymetini anlayan, güzelliğini gören bir daha elinden bırakamaz. Yolumu Kuran ışığıyla aydınlat Rabbim...
Kur'ân Yolu Meâli
Kur'ân Yolu MeâliKomisyon · Diyanet İşleri Başkanlığı Yayınları · 2017126 okunma
302 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Çok güzeldi Momo. Yine bir çocuk karakter ve yine harika bir öykü. Zeze'ye, Scout'a, Bruno'ya ve diğerlerine bir arkadaş olarak geldi Momo. Aslında Momo çok uzun zamandır varmış da ben koşuşturmacalarım arasında görememişim. Zamanın hakkını, hissederek ve sevdiklerimize zaman ayırarak vermemiz gerektiğini anlatan harika bir kurgu. "Zaman su gibi" akmıyor aslında, biz yüreğimizi katarak yaşamayı öğrenemediğimiz için tutamıyoruz zamanı. "Çünkü zaman yaşamın kendisidir. Ve yaşamın yeri yürektir."
Momo
MomoMichael Ende · Kabalcı Yayınevi · 201365,8bin okunma
Reklam
435 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
9 günde okudu
"Dünya barışı! Bu konuda şimdiye dek hiçbir zaman çağımızdakinden daha çok laf edilmemiş, bu uğurda hiçbir zaman bu kadar az çaba harcamamıştır." 1. Dünya Savaşı sonrasında Almanyanın içine düştüğü ekonomik çöküşün ve Hitler yönetimine geçiş sürecinin bir mezar taşı firması çalışanı ve çevresindekilerin yaşamı üzerinden anlatıldığı bir roman. Günlük yaşayış ın rutinlerinin sıkacak olduğu anlarda, yazarın yaşama dair güçlü tespitleri sayesinde hiç sıkılmadım bu rutinlerden. Çok akıcı olmayan ama anlatımı bir o kadar güçlü bir kitaptı.
Ölesiye Yaşamak
Ölesiye YaşamakErich Maria Remarque · Oda Yayınları · 1997168 okunma
520 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
34 saatte okudu
Güzelliğe vurgun bir gencin, hayatta ulaşmak için azmettigi hedeflerine ulaşmak adına harcadığı olağanüstü çabası, bu yolda hiç kimse ona inanmazken kendisine olan sonsuz güveni, öğrendiklerini hayatta pratiğe geçirme becerisi, sürekli hayatı ve insanları sorgulaması ve korkunç yalnızlığı. Martın Eden unutamayacağım bir karakter olacak. Nihayet başarı kapısını çalıp da o güne kadar sürekli dışlandığı tüm kapıların sonuna kadar yüzüne açılması, insanların riyakarlığını hazmedemeyişi, ruhunun boşalmasına, amaçsız hedefsiz kalmasına ve yaşama sevincini kaybetmesine neden olacak. Zaten çoğumuzda olmaz mı bu: çok istediğimiz bir hedefe ulaşmak için tüm gücümüzü kullandığımızda, hedefi elde ettiğimizde yaşayacağımız sevinci hayal ederiz ve bu bizi daha hırslı ve canlı kılar ama elde ettiğimiz zaferle karşı karşıya kaldığımızda hayal ettiğimiz kadar sevinemedigimizi görürüz. İçimiz boşalır, şaşakalırız. Martın Eden'ın en büyük hayalkırıklığı başarılarını aslında insanların yüzüne bile bakmadıkları dönemlerde yaratması ama nihayet tanınınca aynı insanlar tarafından el üstünde tutulmasının yarattığı insanlarin ikiyüzlü olduğu duygusuydu. "Ama ben o eserleri yazdığımda açtım ve hiçbiriniz beni sofranıza davet etmiyordunuz, şimdi niçin davette yarışıyorsunuz?" Diyordu mütemadiyen. Insanlara olan inancını kaybetmesi, hayata olan sevgisini de kaybettirmisti. Şayet Jack London'ın hayatıysa bu, saygıyla eğiliyorum önünde bu büyük yazarın...
Martin Eden
Martin EdenJack London · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202390,8bin okunma
390 syf.
7/10 puan verdi
·
21 günde okudu
İskender Pala'nın kaleminden çıkan diğer kitaplar gibi kurgusu, karakterleri, yer ve mekan arası geçişleri gayet başarılı bir kitap. Ama... neden bilmem ruhu yoktu kitabın ya da vardı da bana geçmedi. Bu ifadeler tamamen İskender PALA'nın güçlü kalemi için, kendisine kıyasen. Bir Katre-i Matem veya Babil'de Ölüm İstanbul'da Aşk gibi olamadı benim için. Bir de tarihi bazı şüpheler var tabi. Kurgu mu gerçek mi??? Hülasa, güzeldi yine de. Ama etkisi çok sürmez üzerimde
Şah ve Sultan
Şah ve Sultanİskender Pala · Kapı Yayınları · 202332,5bin okunma
576 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
Karakterlerin betimlemelerini çok beğendim. Diyebilirimki tek başına Jane Eyre karakterinin öğrettikleri, 10 adet sağlam içerikli kişisel gelişim kitabına değerdi. O nasıl sağlam bir karakter, nasıl analizci bir kişilik. Konu da sağlamdı, anlatım da. Içine dalıp da çıkmak istemediğim, büyülü, nadir kitaplardan biriydi benim için. Her okuyucu aynı oranda beğenmeyecektir çünkü okuyucu ve karakterlerin ruh kardesliği de lazım. Karakterler benzemiyorsa en azından anlamak lazım. Ben çok iyi anladım Jane Eyre'i ve çok sevdim. Bir daha böyle keyifle bir kitap okuyamayacağım diye düşünürken tekrar bu lezzette bir kitabın çıkması çok çok iyi.
Jane Eyre
Jane EyreCharlotte Brontë · Martı Yayınları · 201331,2bin okunma
198 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Çizgili Pijamalı Çocuk
Yahudi soykırımı bir çocuğun gözüyle ancak bu kadar içli ve gercekçi bir şekilde anlatılırdı.Bir kez daha insanlığın gözü dönmüslüğünden tiksindim. Nasıl bir canavarsın sen insanoğlu!
Çizgili Pijamalı Çocuk
Çizgili Pijamalı ÇocukJohn Boyne · Tudem Yayınları · 202139bin okunma