Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Alperen

Dennett Tanrı’ya inanmakla inanca inanmak arasındaki ayrımı yapar: inanca inanmak inancın kendisi yanlış bile olsa inanmanın arzu edilir olduğuna inanmaktır.:”Rabbim iman ediyorum imansızlığımı yenmeme yardım et!”(markos9:24) “inançlılar inançlarını ilan etmeye teşvik edildiler, ister o inancın doğruluğunu ikna olsunlar ister olmasınlar belki de bir şeyi yeterince derecede çok tekrarlarsınız onun gerçekliğine kendinizi ikna etmekte başarılı olabilirsiniz.Sanırım hepimiz inanmadıklarını gönülsüzce kabul ettikleri halde dini inanç fikrinden hoşlanan ve ona karşı yapılan saldırılara sinirlenen insanlar tanıyoruz.
Reklam
Öğretmenlerin ve papazların çocuklara günah çıkarılmamış affedilmez günahların cezasının sonsuza kadar cehennemde yanmak olduğu türünde şeylere inanmaya teşvik ederken yaptıkları şeyin tarifi için ^çocuk istismarı^ ifadesinin kullanılmasının bir abartı olmadığına ikna oldum.
Aşırı tutucu din,sayısız masum, iyi niyetli ve hevesli genç beynin bilimsel eğitimini yıkmayı kafasına koymuştur.Aşırı tutucu olmayan “makul” din bunu yapmıyor olabilir.Ancak çocuklara küçük yaşlarından itibaren sorgusuz inancın bir erdem olduğunu öğreterek dünyayı aşırı tutuculuğa uygun hale getiriyor.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Eğer insanlar sadece cezalandırılmaktan korktukları ve ödüllendirileceklerini umut ettikleri için iyi kalplilerse o halde gerçekten acınacak durumdayız.(Einstein)
Hiç kuşkusuz ilahiyata eğilimli kişiler genelde gerçek olanla gerçek olmasını arzu ettikleri şeyleri ayırt etme yetisinden kalıcı olarak yoksundurlar.
Sayfa 110Kitabı okudu
Geri126
395 öğeden 391 ile 395 arasındakiler gösteriliyor.