Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Rumeysa K.

Rumeysa K.
@Gerenimoo
1 Aralık
141 okur puanı
Şubat 2020 tarihinde katıldı
Sabitlenmiş gönderi
1.ağızdan Doğu Türkistan'da yaşanılanların anlatıldığı bir röportaj #ŞakaDeğilSoykırım Lütfen izleyin. youtu.be/TgQUCc8wJNM
Reklam
Kitleleri zorbalıkla, korku ve dehşet hisleriyle elde etmek isteyenlerin, bilinçli şekilde başvurdukları yollardan birinin de propaganda olduğu ortada. Terör, propaganda için, az kuvvetinin çok görünmesi için eylem yapıyordu. Derler ki bir zamanlar bütün hayatını vakfedercesine Yahudi aleyhine, siyonizm aleyhine kitaplar yazan biri Yahudi'nin adamıydı. Öyle bir hale getiriyordu ki yahudiyi, senin kafanda şöyle bir imaj doğuyordu: Yahudi ile asla baş edilmez.
İslam'da eğitim doğum öncesinden başlar. Bu eğitimin yetiştirme,telkin ve tebliğ metodu son nefes verilirken de devam eder. Yeni doğmuş çocuğun kulağına ezan okunur. Son nefesini vermekte olana Tevhid kelimesi söylettirilir. Dünyadan ayrılırken zihninin ve hissinin Allah'la meşgul olması için başında kur'an-ı Kerim okunur. Mezar başında defin sonrası yapılan telkini de, İslam'ın ferde, hangi noktaya kadar sahip çıktığının çarpıcı bir delili olarak zikretmek gerek.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Ama; siz Müslümanlar bu kadar vurdum duymaz, bu kadar gafil, bu kadar İslamiyet'ten ve İslam düşmanlarının faaliyetlerinden habersiz olduğunuz sürece, bu tahrifler devam edip gidecektir.
Öğretmeden ve öğrenilmeden İslam yoktur. Hiçbir şey öğretmeden "kalbiniz temiz olsun kâfi" derseniz, o kalpler pis olur, kararır.
Reklam
Eğer bir baba iseniz bu akşam özel olarak evinize çocuklarınızla ilgilenmek üzere gitmenizi rica ediyorum. Onların yüzlerine dikkatle bakın: Neler biliyorlar, sorular sorarak bir deneyin. Sizden neler bekliyorlar, öğrenmeye çalışın. Onlarla biraz konuşursanız, isteklerinin sakız, çikolata gibi şeylerden ibaret olmadığını sizden kişiliklerinin tekamülü için sevgi, dikkat ve istikrarlı bir otorite istediklerini göreceksiniz.
Rahatlıkla ailesinden, kendi değerlerinden kopan insan, milletinden de kopabilecek bir serbestlik kazanıyor.
Ermeniler, Hamamdan çıkıp evlerine doğru gitmek isteyen kadınları durdurup, tarihi kayıtlara göre; "Burası artık Türklerin değil Fransız memleketinde peçeli gezilmez" diyerek "peçelerini kaldırıp zorla ilişmek isterler." Olaylara yakındaki bir kahveden Müslümanlar müdahale ederler. Fransız üniforması giymiş olan Ermenilere nasihatlar edilip yollarına gitmeleri söylenir ama onlar ısrar ederler, kadınları bırakmazlar müdahale edenlere dipçiklerle vururlar çatışma çıkınca da Çakmakçı Sait ve Gaffar Osman dipçik ve kurşunla yaralanır. Bunları izlemekte olan Sütçü İmam ismi ile bilinen Cami müezzini evinden getirdiği Karadağ marka, patladığında büyük gürültü çıkaran tabancasıyla kadınlara musallat olan Ermeniyi vurur. ... Bu olay bahane edilerek halkın elindeki silahlar toplanmaya başlayacak, gizlenen Sütçü İmam'ın dayısının oğlu Tüyeklioğlu Kadir, burnu ve kulakları kesilip işkence edilerek öldürülecek... Ama, bunların tümü Sütçü İmam'ın Müslüman ruhundan şekillenip fırlayan o ilk kurşunun sağladığı, aynı anlamdaki direniş, örgütlenme ve silahlı mücadele ile yok edilecek; Fransızlar ağır kayıplar vererek 12 Şubat 1922'de şehirden kaçmak zorunda kalacaklardır.
Sayfa 79
Maraş Müdafaasında Bir Sütçü İmam Kesiti
İki yılı aşkın bir süre devam eden işgal sırasında,zulüm ve işkenceyle ve ermenilerin gün gün artan küstahlıkları ve tahrikleriyle yükselen tansiyonun sonunda 21 Ocak 1922'de Fransızlar halka son ve kesin bir gözdağı vermek ister. 22 gün ve gece devam eden ve Maraşlı'nın kendi iradesi, azmi, İslami dinamizmi ile ve Allah'tan başka hiçbir dayanağı olmadan sürdürdüğü harp başlamış olur.
Reklam
Hayalperest olmayın. Ayağınız yer tutmaz, sallanırsınız. Fakat hayaliniz geniş olsun. Geniş düşünün. Büyük düşünün. Size gösterilen hedefleri zihninizle aşın.
"OKU" emri, anlamını bilmeden okumak olmamalıydı. Anlamı kavranmadan okunacak bir şey hayata uygulanamaz, yaşanamazdı.
İnsanımıza kimleri model olarak sunuyoruz? Bunların Peygamber Efendimize nisbetleri nedir? İslamiyet, Peygamber Efendimizin hayatından başka bir şey değildir. Ona benzemek, o ne yaptıysa yapmak, o ne emretti ise onu yapmak ve yasaklarından uzak durmak. Bunu gerçekleştirmek için ise Peygamberimiz'in zihinlerde teşekkül etmesi ve bu görüntünün tek taklit merkezi olarak devamlı olması, tek denetleyicisi olarak kaybolmaması... Bize sürekli olarak onun göstermiyorlarsa, biz sürekli olarak onunla olalım.
Kalp ve fikir Allah'a yönelecek ki zikir de O olsun. Fikir neyse zikir o.
Allah'a ve Peygamber'e inanırsın. Beş vakit namazını kılarsın. Evinin geçimi için helalinden kazanmaya çalışır ve diyelim ki kazanırsın. Ve ne yağlıya ne de sütlüye karışırsın ve düşünürsün ki şeytan senden uzak, nefsin uyuz bir köpek gibi ayaklarının altında ve allah'ın rahmetine senden daha layık kimse yok. Keşke gafletin bu kadar masum olsaydı.
Sözü uzatmadan, dünyanın neresinde olursa olsun, bütün Müslümanların, aylardan beri, bir soru kağıdı başında oldukları bir imtihana girelim. Dünyanın bazı bölgelerinde bazı Müslümanlar, İslam'ı ve Müslümanları yok etmek isteyen bazı güçlere karşı, silahlı mücadele veriyorlar. Ve bizler görünüşte bu silahlı mücadelenin uzağındayız. İşte bizlere bir imtihan. İşte Allah'ın, kendisi için savaşanları şerefli kıldığı, ama onları kılları kıpırdamadan kendi haline bırakan, onlara ulaşmak için hiçbir gayret göstermeyen ve onların yanında olmak için içlerinde bir arzu olsun beslemeyenleri zelil kıldığı bir imtihan.
604 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.