Sultan
@Gzmsultan
Bir kitabı okurken geçen iki saatin, ömrümün birçok senelerinden daha dolu daha ehemmiyetli olduğunu fark edince insan hayatının ürkütücü hiçliğini düşünür ve yeis içinde kalırdım.
4 okur puanı
Ocak 2021 tarihinde katıldı
Şu anda okuduğu kitap
Çocukluğum-Maksim GORKİ
Kitabın genelinde sade bir dil tercih etmiş olan Gorki bazı detayları anlatırken hiç sıkmadan yerinde ve yeterli sanatlara da başvurmakta. Bu kitap ile beraber Anna Karenina'yı da okuyan biri olarak kafamda Tolstoy ile Gorki'yi karşılaştırmaktan geri duramadım.
Tolstoy kesinlikle Gorki'ye göre neredeyse her anlamda daha profesyonel, yetenekli ve "pişmiş" bir yazardır. Bunu net olarak gördüm ve dil kullanımı açısından Tolstoy net bir şekilde anlatmak istediğini çok daha ağdalı, merak uyandırıcı, sürükleyici ve özünde Gorki'den daha güzel anlatıyor. Kesinlikle dile daha yetkin bir isim. Belki bunu Anna Karenina'yı yazarkenki yaşına bağlayabiliriz ya da başka türkü şeylere. Fakat gerçek şu ki Tolstoy okurkenki zevki Gorki'yi okurken alamıyorsunuz.
Tüm bunlara rağmen Gorki'yi yine de tebrik etmek lazım. Sebebi ise gerçekliği bu kadar yalın bir şekilde bize yansıtabilmesi. Evet, Tolstoy ile karşılaştırdığımızda belki geride kalabilir ama okuduğum kitaplar arasında rahatça ilk ona girebilecek bir kitaptı Çocukluğum.
Duyguları o kadar net bir şekilde bana geçirdi ki onunla beraber yeri geldi ben de ağladım, üzüldüm, endişelendim. Kitap bittiğinde gerçekten içimi derin bir hüzün kapladı. Her bir akrabası -annesi, dayısı, kardeşi- öldüğünde aynı acıyı birebir hissettim. Duyguyu bize geçirme konusunda çok başarılı bir yazar.
Okumayan herkese tavsiye ederim. Hayatın bütün gerçekliğini apaçık bizlere yansıtan bir roman.
Okur Takip Önerileri
Benden "sudan daha sakin" ve "ottan daha alçak gönüllü" olmamı bekledi
Biliyorsun, biz yüksek sınıftan insanlar değiliz. Kimse bize bir şey öğretmedi, hepsini kendi kendimize öğrenmek zorunda kaldık. Başkaları okuyup öğrensinler diye kitaplar yazılmış, okullar yapılmış ama bizim hiç öyle şeylerimiz olmadı. Dişimizle, tırnağımızla, hep kendi çabalarımızla elde ettik, ne elde ettiysek.
Okuyan insan ne isterse olur.
Daha bu yaşta her şeyi öğrenirsen, büyüdüğünde öğrenecek şey bulamazsın.
Öfke dediğin buza benzer. Çarçabuk eriyiverir de izi bile kalmaz
Di'li geçmiş zamanla, miş'li geçmiş zamanı ve "eskiden" sözcüğünü o kadar sık kullanırdı ki büyük ağabey, sankion bir yaşında değil de yüz yaşında sanırdınız onu.
"Suçun kimde olduğunu bazen Tanrı bile kestiremez."
"Ama Tanrı her şeyi bilmez mi?" diye şaşkınlıkla sordum. Sakin, üzgün bir sesle yanıt verdi:
"Eğer bilseydi, insanlar yaptıklarının pek çoğunu yapamazlardı. Tanrı yukarıdan, cennetten bize bakar da bazen hıçkıra hıçkıra ağlamaktan kendini alamaz. 'Ah benim insanlarım! Ah benim insancıklarım, sizler için ne kadar üzülüyorum!' diye diye ağlar."
Gerçekten iyi bir öğretmen, on işçiye bedeldir
Işıl ışıl yanan iri gözleriyle donuk donuk parlayan ikona bakarak Tanrı'ya akıl da verirdi:
"Sen ona bir düş göster. O düşte, iki oğlunu birden sevmesi gerektiğini anlasın!"
Burada çocuklar, sağanaktan sonra yere yapışan tozlar gibi silik ve suskundular.
652 syf.
·
Puan vermedi
·
19 günde okudu
