Karanlık ve buz gibi enstitüdeki yerfıstığı ,Fıstık, yulaf ve bezelye örnekleriyle dolu masalarında , onları yememeye olan inançlarıyla birlikte öldüler .
“Babacığım , mezarımı toprakla örttükten sonra üzerine bir ekmek kabuğu ufala ,” dedi .
Serçeler gelir ; seslerini duyar , yanlız olmadığıma sevinirim .
Artık hiçbir şey eskisi gibi gözükmüyordu gözüme . Aydınlık geniş pencereler , bu güzel güneş ,bu saf gökyüzü , bu güzel çiçek , hepsi beyaz ve donuktu , kefen rengindeydi.
Dolayısıyla aşk , sonuçta , sadece cinsellikten değil , düşünceye tabi cinsellikle aşk diye adlandırılabilecek şeyden doğan yeni bir düşüncenin yaratılmasıdır .