Hayat yavaş yavaş alıştırıyordu her geç kalınmışlıklara,olmazlara,asla olmayacak olanlara,hayal kurmanın gerçekle asla bağdaşmayacağına.İnsanların yanındayım demelerinin hep lafta olduğuna,sadece yalnız kaldığında huzura kavuşağına,kimseyi kırmak istemezken insanların seni kat be kat parçalamasına,çok severken hiç sevilmemelere,sürekli düşerken kanayan dizlerine aldırış etmeden kalkmanın,direnmenin hiçbir halta yaramadığına,umut denilen kelimenin aslında hiç olmadığına,gülümsemelerin sahte olduğuna,gözyaşlarının varlığına ve hiç gitmemesine,acının geçer gibi olupta aslında hep kanadığına,çekilen küreklerin boşa olduğuna,çok istesende o kadar olmamasına hayat yavaş yavaş alıştırıyordu..