Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Huriye

Parasını kaybeden, bir şeyini kaybetmemiş demektir. Sıhhatini kaybeden, hayatının yarısını kaybetmiştir. Ümidini kaybeden, her şeyini kaybetmiş demektir. Konfüçyüs
Sayfa 28
Reklam
Allah ile beraber olan bir kişinin yalnızlığı ebediyen sona ermiştir. Etrafındaki insanların azlığı ya da yokluğu onun için büyük bir önem taşımaz.
Sayfa 28
Zaman, o kırbaçladığımız, iyi ki koşuyor böyle. Acıyı toz duman içinde bırakıp gitmese güler miydik yeniden?
Sayfa 28

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Olumlamak demek; var olana katlanmak ve onu taşıyabilmek değil, bilakis insanı yükünden ve zincirlerinden kurtarmak ve onu serbest bırakmaktır. Kant’ın Eleştirel Felsefesi, Gilles Deleuze
Sayfa 25
“Söz zehirli bir kama. Ama kelimelerin gönülde açtığı yarayı ancak kelimeler iyileştirebilir.” ( Jurnal , Cemil Meriç)
Sayfa 17
Reklam
Sonsuzmuş gibi yaşadığımız hayatlarımız, canımız ne zaman isterse telafi edebileceğimizi sandığımız hatalarımızın, bir gün çok geç olabileceğini hiç bilmiyormuş gibi ağırdan almalarımızın şaşkın seyircisi...
Sayfa 415Kitabı okudu
Yalnızlığın ağır geldiği anlarda hiç beklenmedik bir yerden çıkan tanıdık bir yüz görmenin mutluluğuna benzeyen bir sıcaklık yayıldı içime. Bu duyguyu nadiren yaşayabildiğimden olacak, o an mümkün olduğunca uzasın istedim.
Sayfa 231Kitabı okudu
Arkadaşlık iki insanın birbirini günlük rapor vermesi, hayatlarının tüm ayrıntılarını paylaşması demek değildi. İki insanın birbirine iyi gelmesi yeterliydi bana kalırsa. Herkesin bir şeyler sakladığı, bir şeylerin arkasına gizlendiği şu hayatta, en iyisi, bu tür sıkıntılara girmeyi gerektirmeyecek meselelerden bahsetmekle yetinmekti.
Sayfa 201Kitabı okudu
Hiçbir şeyin tesadüf olmayışı, kuşkusuz tesadüf değildi.
Sayfa 178Kitabı okudu
Kahraman olamayacak kadar korkak, ama korktuğunu söyleyebilecek kadar cesur biriyim ben.
Sayfa 147Kitabı okudu
Reklam
Derinlerde yüzeysel ilişkilerdense kıyıdan çok uzaklaşmayan derin ilişkileri tercih ediyordum. Çünkü birinde boğulma ihtimaliniz vardır, diğerinde her zaman güvendesinizdir. Ama en önemlisi bir gün fazlaca açılacak olsanız bile ya kıyıya çağrılacağınızı ya da derinlerde yalnız kalmayacağınızı bilirsiniz.
Sayfa 140Kitabı okudu
Bazen çok hareketliydim. Bu aslında aramak demekti. Dinginleştiğim, sabitlendiğim zamanlarda ise bekleme pozisyonu alıyordum. Ama sanırım en kötüsü beklemekti. Ne beklediğini bilmeden beklemek. Hayat akıp giderken boşa aktığını bilmek, ama hiçbir şey yapamamak. Bir işaret gelene kadar öylece durmak. Bunu fark ettiğimde otuzlu yaşlarımı sürüyordum. Beklediğim, aradığım şeyin ne olabileceğini sorup duruyordum kendime. Daha fazla zaman kaybetmek istemiyordum, hayatımın avucundan akıp gitmesinden korkuyordum. Elleri boşluğu yoklayarak yürüyen bir kör gibi karanlıkta sarılacak bir şey bulmaya çalışıyordum.
Sayfa 112Kitabı okudu
Dua
“ Sen benim anlatamadıklarımı ona anlat Yarabbi. Yarattığının kalbini senden iyi kim bilebilir ve onun yarasına en isabetli merhemi senden başka kim sürebilir? Yine haddi aşıp kendime yok yere çile çektirdimse affet beni. Yere göğe sığdıramadığım gönlümü teskin et. Yolum çok uzun, menzile varamasam da yolundan geri koyma beni.… “
Zalime merhamet, merhamete zulümdür aslında. Müslümanlar kime merhamet gösterdiyse en büyük zulmü onlardan gördü.
Sayfa 204
İrade Terbiyesi!
"Hayatta başarıya ulaşmak için ihtiyacımız olan ne? Servetin büyük bir önemi yoktur; iktidar, akıl ve şöhret çok da lazım değildir; hürriyet de pek gerekli değildir; hatta sağlık bile yegâne ihtiyaç değildir. Yegâne ihtiyaç, sağlam bir karakter ve her açıdan güçlendirilmiş kuvvetli bir iradedir." Sir John Lubbock
Sayfa 19
283 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.