Ey fani insanlar! kafalarınızı nekadar büyük hayallerle, nekadar büyük ihtiraslarla doldurursanız doldurun, işte sonunuz bu! İster hazineleriniz olsun, ister küp dolu su altınlarınız, ister bin yıl yaşayın, gene sonunuz bu!
Nefis, zaman ve tanrı erotik üçlemesidir Dağlarca. Devinirin içinde bir heykel; bocalar iki yaşam arasında. Kitap minvalinde konuşursak, evet, okuma zevkine ket vuracak şekilde bir tekrarlık söz konusu. Serbest dize olmaması ve (dörtlüğe sığınarak) anlatımı güçlendirmek için tekrara düşmesi üzücü, lakin ustanın ilk kitabı olduğunu unutmamak gerek.
Çocuk ve AllahFazıl Hüsnü Dağlarca · Kitap Yayınları · 1966327 okunma
Çok güzel bir halk ağzı kullanımı ve üzerine çalışılmış, sağaltılmış dil. Yuvalarından taşmaya hevesli, harikulade imgelere ve yer yer çok güçlü edebi kullanımlara rastladım, başta Nezval olmak üzere, Necip Fazıl ve Baudelaire'i çağrıştıran dizeler gördüm. Her Şeye Rağmen, kütüphanenizde durması ve ara sıra gerçek şiirin tadına varmak istediğinizde okumanız gereken bir şiir kitabıdır. Şiddetle öneririm.
Her Şeye RağmenOğuzhan Özoğlu · Cinius Yayınları · 08 okunma
Bu Bir Antoloji Değildir.
''Antoloji'yi hazırlayan Levent Yılmaz'ın karşımıza çıkardığı ilk yazı. İşin hangi bilinç içerisinde yapıldığını, hazırlayanın birikimini ve kendisini destekler biçimdeki örneklemeleriyle nasıl bir ''Antoloji'' göreceğimizi kavramış oluyoruz.
Bir ''Antoloji''nin iyi şekilde neticelenmesi için seçilmiş işlerin ve yapılan çevirilerin titizlikle üzerinde durup kaliteli bir biçimde işin yürütülmesi gerekir. Bu ''Antoloji''ye baktığımızda ilk olarak seçtiği dönemi ele alalım. Levent Yılmaz'ın Fransız şiirinin on dokuzuncu yüzyıl ve yirminci yüzyılın yarısına kadar ki şair ve şiirlerinin bilinip okunduğunu ancak yirminci yüzyılın ilk yarısından sonra gelişen edebiyata karşı duyarsız, kayıtsız ya da habersiz kaldığımızı dile getirmiş. Fransız şiirinin tarih boyunca yaptığı sükseden sonra devinimini yirminci yüzyılın ilk yarısından sonra da büyük bir ivme ve kırılmayla sürdürdüğünü ancak belleğimizde olmaması büyük bir üzüntü. Bu açıdan baktığımızda seçilen dönem gayet iyi. Seçilen işlere bakarsak yine iyi bir iş çıkarılmış. Şairlerin şiirlerinin arasından yapılmış olan seçmeler, şairlerin kısa profillerinin bulunması ve şiire karşı bakış açılarını açıklayan deneme ve söyleşilerinin bulunması takdire şayan bir iş. Çeviri de gayet güzel bir biçimde kotarılmış. Düşülen dipnotlar, Levent Yılmaz'ın giriş yazısı ve bibliyografya kısmının bulunması da hoş.
Şiir okuyan, yazan herkesin mutlaka okuması gereken bir kitap. Levent Yılmaz'a bu iş için teşekkür ederim.
Bu antolojiyi şiire ilk başladığım zamanlar okumuştum. O zamanlar tahkim yeteneğim yüksek olmadığından yeterli bir besin alamadığımı düşünmüştüm. Bu zamana dek Fransız şiirini çokça kez kurcaladım. Ondan sonra da tekrar okuma isteğini bulundurdum ve öyle büyük bir haz aldım ki (bu cinsel bir arzuya yakın değerde) bir günümü ayırdım ve gecenin başlangıcında tahkimimi yaptım. Dediğin de doğru. Hepsine diyemem ancak çoğuna en az bir gün verilebilir ki ben de tekrar tekrar kurcalayacağım. Gerçeküstü cennetine tekrardan hoş geldim. Tekrardan hoş geldim.