Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Tuğbanur yeşiltaş

Duygularınız genellikle hayatınızda olanlardan çok nasil düşündüğünüz ile ilgilidir. Yunan filozof, Epictetus , kişilerin "olaylardan değil, onlar hakkındaki görüşlerinden "rahatsız olduklarını söylemişti. Tevrat'ta şu cümleyi görebilirsiniz "...çünkü içinden nasıl düşünürse kendisi öyledir..." Shakespeare bile "iyi ve kötü diye bir şey yoktur, düşünce onu öyle yapar " dediğinde benzer bir fikri ifade ediyordu. (Hamlet, oyun 2 ,sahne2 )
Reklam
Özgürlük yoksa kararlılık felaketle sonuçlanır ; özgürlük yoksa cesaret zulmün kapısını açar; özgürlük yoksa tutku büyük bir zindana dönüşür; özgürlük yoksa iyilik en korkunç kötülükleri uyandırır. Siz aşkı hükmedilecek bir ülke zannettiniz, sevgiliyi ise bir savaş ganimeti. Oysa aşkın bunlarla alakası yoktur. Sevmek için insanın hür olmasi gerekir, anlayın artık, özgürlük yoksa aşk da yoktur.
Sayfa 245Kitabı okudu

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Olanı olduğu haliyle anlamak , görmek, kabul etmek ve deneyimlemek kafi ... Aksi halde üzerine büyük anlamlar yüklenmiş abartılmış her şeyin kölesine dönüşüyoruz ki ölümlü insan hayatını köleleştirmek , aklıyla hayvandan üstün bir varlığın aklını kullanmamış olması anlamına gelir. Hiçbir şey, üzerine anlamlar yüklenmediği sürece iyi veya kötü değildir. Sadece deneyimdir. Olağan akışın bir parçasıdır.
Nasıl iş bu Her yanına çiçek yağmış Erik ağacının Işık içinde yüzüyor Neresinden baksan Gözlerin kamaşır Oysa ben akşam olmuşum Yapraklarım dökülüyor Usul usul Adım sonbahar
Sayfa 103Kitabı okudu
Reklam
Kötülüğün nedeni kendisinden başka herkesin hatalı olduğuna inanan kişilerin kibridir. Bir ormandaki ağaçlar gibidirler, her gövde tek başına durduğu için kendisiyle gurur duyar , halbuki toprak altında kökleri iç içe geçmiştir, tepeleri ise yukarıda birbirlerine değmektedir.
Sayfa 190 - ZeplinKitabı yarım bıraktı
En büyük arzusu, kelimeleri ve melodileriyle insan ruhunun kilitlerini açanların saflarına katılmaktı ; yaratıcı, teselli veren biri olmak için can atıyordu. Ama yaşam düzenli davranış, özgürlük yerine disiplin, ideal yerine meslek talep ediyordu.