...
- Neden benim gibi yapmayı öğrenmiyorsun?
+Sen ne yapıyorsun ki?
- Kimseden hiçbir şey beklemiyorum. Böylece hayal kırıklığına da uğramamış oluyorum.
...
"+Bu yarasanın seni sevdiğine inanıyor musun?
- Evet, seviyor.
+ Yürekten mi?
- Bundan hiç şüphem yok.
+ Öyleyse arkandan geleceğine inan. Ortaya çıkmakta gecikebilir. Yine de bir gün seni kesinlikle bulacaktır."
"- Nen var Zeze?
+ Hiç. Şarkı söylüyordum.
- Şarkı mi söylüyordun?
+ Evet.
- Öyleyse ben sağır olmalıyım."
İnsanın içinden de şarkı söyleyebileceğini bilmiyor muydu yoksa? Bir şey demedim. Bilmiyorsa bunu ona öğretmeyecektim..
"Daha çok anlat" dedim.
"- Hoşuna gidiyor mu?
- Çok.Elimden gelse seninle sekiz yüz elli iki bin kilometre hiç durmadan konuşurdum.
- Bu kadar yola nasıl benzin yetiştiririz?
- Gider gibi yaparız.."