Sen ne Sezar’dın, ne de Napolyon… Hiçbir karış toprak işgal etmedin. Tek bir damla kan akıtmadın. Ama yurdumuza binlerce yeni, sağlam, kuvvetli ve çalışkan eller kazandırdın.
Konuşmanın terbiyesizlik sayıldığı bir sığınaktayız. Düşünmek ve düşlemek hepimize serbest. Uyumaktan korkuyoruz ama belli etmiyoruz. Uyursak bir daha uyanamayacağız sanki.
Kader bazen insanları birbirinden ayrı kılar, bazen isteklerimizle bizi sınar, bazen iyiliğe set vurmuş gibi görünür ama kötülüğe de en büyük cezayı yine kader verecektir.
"Binlerce kez iyi geceler sana!" diyen Juliet'le geceyi geçiremeyeceğini bilen Romeo şu yanıtı verir: "Binlerce kez beter olsun gece, senin ışığın yoksa."
Oysa kontrolden çıkan her duygu insanı kontrol etmeye başlar. Bu andan sonra peşinden koşulan şey sevgili değil, kişinin kendini mutlu hissettiği haz halidir ve peşinden yeterince uzun koştuğunuz her şeyin bağımlısı olursunuz.