- Anne yaa... Nolur biraz dışarı çıkıp kardan adam filan yapsam...
- Olmaz! Koca gelinlik kızsın... Konu komşunun gözü önünde kardan adam filan yapılmaz...
"İçi adam çekiyo" derler.
İlk defa Hakan Bıçakçı okuyorum ve bundan sonra diğer tüm kitaplarını okumayı düşünüyorum :) Neyse kitaba gelecek olursak; kitabın bir kısmı otobüs yolculuğu veya onun içinde hissedilen duygu durumlarıyla ilgili. Ben de bu kitabı Gölcük-Gebze otobüsünde okudum çoğunlukla diyebilirim. Benim onca kitabın içinden elimin bu kitaba şu zamanda gitmesi güzel bir tevafuk oldu. Her neyse. Kitapta kahramanımız gizemli bir şekilde vücudunda artan yara izleriyle kafası karışan, hatta aslında kafası belki de hep karışık olan bir fotoğrafçı. An ve durum değerlendirmeleri o kadar hoşuma gitti ki, bu tarz içinde bulunduğu veya yanından, yakınından yöresinden geçtiği her şeyi ustalıkla anlatan kitapları çok seviyorum. Kendimi kahramanın sırt çantası gibi hissettim nedense ya :) O nereye hangi duygularla gittiyse, ben de hep peşindeydim. Bir ara şunu düşündüm: Keşke böyle bir insan tanımış olsam hayatımda. Kendi kafasının içinde yaşayan insanları seviyorum sanırım :) Kitap bittiğinde devamının olmasını çok istedim ve çok güzel bir sonla bitirmiş yazar. Tavsiye ederim, farklı güzel bir kitaptı :) Bu arada kapak fotoğrafı ve kitabın uyumu on üzerinden on. Kapağı tasarlayanın aklına sağlık :)
Karanlık OdaHakan Bıçakcı · İletişim Yayıncılık · 2010175 okunma
Ben yazarın kitabında ne anlatmak istediğini bilmiyorum; okumadım. Orada tek başına duran, etrafında hiçbir arkadaşı olmayan bir cümleye tam karşıdan baktım ve gözlerim sağlam olduğu için gördüm.🙂