"Kara, sert gözlerindeki parlak bakışlarında ne bir korku ne bir nezaket ne de bir suçluluk vardı. Saçları güneş kadar sarıydı. Erkeklerin karşı koyabilmelerine meydan okurmuşçasına asi bir parlaklıkla rüzgarda uçuşuyordu. Sanki toprak, ayaklarının altında bir dilenciymiş de kendileri ona bir sadaka vermeye tenezzül etmişlercesine tohumları elleriyle savuruyorlardı."