Matt Haig'in 'Gece Yarısı Kütüphanesi' eserini öncesinde okumuştum. Bu kitap yine moral düşüklüğü yaşadığım bu dönemlerde okuduğum bir diğer kitabı. Sayfalar kayıp gitti neredeyse, iki günde okudum ve yazarın dilinden, anlattıklarından tekrardan etkilendim. İnsan psikolojisini bilim kurgu okurlarının da ilgisini çelecek bir güzellik ve incelikle aktarıyor; basit ayrıntılarla cümleleri, paragrafları ve bölümleri bir araya getiriyor ve okuyucuya kitabı sevdiriyor. Kesinlikle, şiddetle öneriyorum.
Deprem dönemi sonrasında okudum bu kitabı. Başlarında hatta ortalarına doğru zaten pek düzgün olmayan psikolojim biraz karanlıklaştı ama en sonda Nora'nın da fikrinin değişmesiyle ruhumu bir mutluluk ve rahatlama sardı. Matt Haig'in dili bir başka. Şiddetle öneririm.
"Şimdi domuzların yüzlerine ne olduğu anlaşılmıştı. Dışarıdaki hayvanlar, bir domuzların yüzlerine, bir insanların yüzlerine bakıyor, ama birbirlerinden ayırt edemiyorlardı."
Klasik kitaplara olan anlamsız bir önyargıyla okuyan bir okurum. Hayvan Çiftliği'ni okuma isteği bir yerde lafı geçince doğdu içime, ben de bir bakayım dedim; madem övüyorlar. Gerçekten; övgüleri gereksiz yere değilmiş, ayrı bir tadı var bu kitabın. Yazarın dili olsun, anlattıklarının gerçeklerle örtüşme şekli ve okura bunu tattırırken -belki de oluşturmayı amaçladığı- duyguları oluşturması kitabı bana daha da sevdirdi. Öneririm.
Hayvan ÇiftliğiGeorge Orwell · Can Yayınları · 2020246,9bin okunma