Benim adım İnce Memed, dedi birden. Tok, meydan okuyan bir sesle.
"Beni bilebildin mi?"
Ali Safa Beyin elindeki gazete düştü, yatakta yarı doğrulmuş öyle kalakaldı. Yüzü apak oldu, gözlerinin karası bile aka kesti.
Ali Safa hararetle Savcının elini sıktı:
Çok isabet buyurdunuz Müdde'i-umumi Bey.
Hoca ve Kızılbaş...
Beli kırılacak köylülerin, alçakların.
Siz mizanseni bana bırakın, dedi kasabaya daldı.