Çünkü biz ;
Dünyanın mı ölümde yoksa ölümün mü dünya da konakladığını birbirine karıştırdık.
Velhasıl CİHAT MEYDANI!
İnstagram hesabım ; instagram.com/melcemiz
Narsist kişiler ebeveyn oldukları zaman, çocuklarının her biriyle farklı iletişim kurma yeteneğine sahiptirler. Taraf tutarlar ve genellikle, en azından çocuklarından birini hayal kırıklığı olarak görürler.
Ne yapacağı kestirilemeyen bir ebeveynlik tarzıyla geçen bir çocukluktan sonra, bağımlı ebeveynin yetişkin çocuğu endişeli, gergin ve içten içe güvensiz hisseden bir birey haline gelir.
Çocuk ebeveynin taleplerini sorgularsa ebeveyn sadece saygısızlığa uğradığını değil, aynı zamanda reddedildiğini de hisseder. Çocuk kurallara uymazsa, ebeveyn bunların çok daha fazlasını hatta hiç sevilmediğini hisseder.
"Bütün ademoğullarını toprak yiyecektir, kuyruk kemiği müstesna. Her ademoğlu bundan yaratılmıştır ve bundan terkib olunacaktır." (Buhari ve Müslim rivayet etmiştir)
Bu hadis-i şerif, bize insanın kendisinden yaratıldığı bir öz ve asıl kök olduğunu açıklamaktadır. Buna acbüz-zeneb denmektedir. Acbüz-zenebi toprak çürütemez, değişmez ve dönüşüme uğramaz, insanın tekrar diriltileceği zamana kadar olduğu gibi kalır.
Yeniden yaratılma gökten yağmur yağmasıyla aynı ekinlerin ve ağaçların tohumlarının yerden bitmesi gibi insanın bu acbüz-zenebden bitmesiyle olacaktır.
Kafirlerin garip karşılayıp anlam veremedikleri şeyler arasında yeniden dirilme olayı vardır.
"Kafirler aralarından bir uyarıcının gelmesine şaştılar ve şöyle dediler: 'Bu tuhaf bir şeydir! Öldüğümüz ve toprak Öldüğümüz zaman mı (dirilecekmişiz)? Bu, akla uzak (imkansız) bir dönuştür!' Şüphesiz biz, toprağın; onlardan neleri eksilttiğini bilmekteyiz. Yanımızda (o bilgileri) koruyan bir kitap vardır." (Kaf, 50/2-4)
demişti Üstad Necip Fazıl...
Evet kıvrım kıvrım, aynen şu gibi, sabit değil değişken, statik değil dinamik, her gün farklılaşan, gelişen ya sa gerileyen, büyüyen, ihtiyarlaşan, âciz ama âciz olduğu kadar da büyüklenen bir varlık...
"Size ne oluyor ki böyle davranıyorsunuz! Sizler insanların Allah ve Resûlü'nü inkâr etmelerini mi istiyorsunuz? İnsanlarla akıllarının alabileceği şekilde konuşun."