Aynada kendime baktım. Karşımda solgun ve uğursuz bir hayalet duruyordu. Saçlarımı topuz yaparken, ağlamaktan şişen gözlerimi yok saydım. Bilinçaltım onaylar gibi kafasını sallıyordu. O bile şu anda alaycı olmaması gerektiğini bilir gibiydi. Dünyamın ufalanarak steril bir kül yığını halinde üstüme yağdığına, umutlarımın ve hayallerimin acımasızca parçalandığına inanamıyordum