İnsanlar, cahillik ve vahşilik devirlerinde icat edilen kelimelere ruh vere vere, bunları hayallerindeki renklerle boyaya boyaya bir duygu zinciri meydana getirmişlerdir. Bunlar binlerce asırdır gelişe gelişe, miras yoluyla bize kadar gelmiştir. Bizler de, gerçekliği olmayan, yalnızca hayalden ibaret olan bu zincirle, hiçbir meziyeti ve hiçbir mahiyeti olmayan bu varlık âlemine binbir çeşit güzel renk veriyor ve kendimizi bir güzel aldatıyoruz. Böylece hayata bir mânâ yüklüyoruz. İşte olanca tiksindiriciliğiyle hayatın gerçek yüzü!