İnanma, inanma! Dünyada bir şeyin görünüşüne inanma! Dağlarda, bağlarda o süslü süslü acılan çiçeklere, tatlı tatlı çağlayan sulara mı aldanıyorsun? Hele bir ağacın dibinden, bir cayın kenarından bir iki avuç toprak karıştır bak kaç cenaze parçasına rastgelirsin ki, ya üzerinde dost bıçağıyla açılmış yara nişanesi, ya da içinde yâr eliyle dökülmüş zehir kalıntısından geçilmez.