Fatıma Çolakoğlu
@MuvahhideF
Uğruna ölecek kadar sevdiğin büyük bir davan yoksa, bu hayatı boşa yaşıyorsun...
Bana ayet, hadis ve sahabe icmaası ile gel.
2 okur puanı
Mayıs 2024 tarihinde katıldı
Şu anda okuduğu kitap
Yalnız Allah'a ibadet eder ve yalnızca Allah'tan yardım isteriz.
Hadi Vahiye Göre Bunu Siz Söyleyin...
"Kendilerine izzet/üstünlük/güç kaynağı/şefaatçi/yardımcı olsun diye Allah’ın dışında ilahlar edindiler! Asla! (Kıyamet Günü) onların ibadetlerini inkâr edecek ve onların karşısında (düşman olarak) yer alacaklar."
(19/Meryem Suresi, 81,82)
Müşrikler, kendileri için bir izzet ve kuvvet kaynağı olması, Allah’ın yanında kendilerine
Sessiz 22.03.2024
@hzb1978
·19 Mayıs 18:53
Hangi peygamber kendinden önce gelen peygambere rabıta yapmıştır?
Neden Allah'ın vahiyini beklemek yerine veya beklerken bir köşede oturup kendinden önceki gelen peygamberin suretini, yüzünü hayal etmemiştir. Ondan feyiz almak adına o peygamberin RABITA'sını yapmamıştır?
Peçe Takmanın Hükmü ve Delilleri
يَٓا اَيُّهَا النَّبِيُّ قُلْ لِاَزْوَاجِكَ وَبَنَاتِكَ وَنِسَٓاءِ الْمُؤْمِن۪ينَ يُدْن۪ينَ عَلَيْهِنَّ مِنْ جَلَاب۪يبِهِنَّۜ ذٰلِكَ اَدْنٰٓى اَنْ يُعْرَفْنَ فَلَا يُؤْذَيْنَۜ وَكَانَ اللّٰهُ غَفُورًا رَح۪يمًا
"Ey Nebi! Eşlerine, kızlarına ve müminlerin kadınlarına de ki: “(Tüm bedenlerini örten) cilbablarını üstlerine giysinler. Bu, onların
La!
"Andolsun, insanı biz yarattık ve nefsinin kendisine fısıldadıklarını biliriz ve biz ona şah damarından daha yakınız..."
(50/Kâf, 16)
Allah ile kul arasında ara yokki aracı olsun.
Okur Takip Önerileri
Tarikatlarla ateistlerin ortak özelliği bid'atları ve hurafeleri islam zannetmeleridir. Biri bunları islam diye yaşıyor diğeri bunlara islam bu diye sataşıyor.
Menzil şeyhlerinin 30 milyonluk araba ile nasıl dolaştığı belli oldu.
Şeyh Cüneyd-i Bağdādī [kuddise sırruhú) der ki:
- Ebû Hafs Nişābūrī'nin [kuddise sırruhū] yanında birini gördüm. Hiç konuşmadan sessizce otururdu. Ben,
- Bu kimdir, diye sordum.
- Bu zat Ebû Hafs hazretlerinin [kuddise sırruhůj yıllarca dost ve yardımcılığını yapmıştır. Şimdi de bize hizmet ediyor. Bu öyle bir zattır ki Ebû Hafs'a [kuddise sırruhů) 100.000 dirhem gümüş verdi. Sonra ödünç olarak 100.000 dirhem gümüş daha verdi. Ebû Hafs hazretleri [kuddise sırruhůj ise kendisine bir tek söz söylemesi için izin vermedi.
Mürid şeyhinin sözünü öğüt olarak kabul etmelidir. Çünkü şeyhlerin sözü boş değildir.
Nacizane görüşüm:
Bu kalpazanlara inanan salaktır.
Akşama kadar sabırdan, infaktan, musriflikten ve israftan bahseden bu çete insanları Allah Allah diyerek kandırıyor.
Resûl ﷺ'in veya sahabelerin hayatını hiç okumayan biri bunlara mürid olur.
Hizmet diye köle etmiş, Hem hiç konusturmuyor yanında adamın kulluk yaptığını anlatıyor hemde parasını nasıl yediğini.
Bu iletiyi okuyan deist, ataist, agnostik, kemalist insanlar lütfen bunları İslâm ile bagdastirmasinlar.
İslam'da kaide Kur'an'ı Kerim ve Resûl ﷺ'in hayatıdır.
Sayfa 529 - Semerkand yayınlarıKitabı okuyor
Abdulkadir Geylani'ye atılmış bir iftira! Şirk içerir!
Abdülkadir-i Geylânî'den [kuddise sırruhůj sonra hakiki bir veli işitmedik. O, nice kerametleri ve üstünlükleri nefsinde toplamıştı. Onun yıldızlar gibi parlak arkadaşları vardı. O, şöyle derdi:
"Müridim iyi olmadığı zaman, ben iyiyimdir. Rabbim'in izzeti hakkı için ben şarkta bulunduğum halde, elim devamlı olarak garptakı müridimin başı üstündedir. Eğer onun bir ayıbını sezersem, doğudan elimi uzatır ve onu örterim. Rabbim'in izzeti için kıyamet gününde benim bütün müridlerim geçinceye kadar cehennemin kapısında duracağım. Zira Allah Teâlâ müridlerimden hiçbirini ateşe koymayacağına dair bana söz verdi. Her kim bana intisap ederse, onu kabul eder ve ona yönelirim. Kabirde hiçbir müridimi korkutmamaları için Münker ve Nekir meleklerini tutarım."
Sayfa 457 - Semerkand yayınlarıKitabı okuyor
Dar-ül İslâm beldesinde katli vacip böyle düşünenlerin.
Hallac-ı Mansûr'un [kuddise sırruhū] başına böyle bir durum gelmiştir: Hallâc, lâ ilahe illallah sözünü o kadar fazla söyledi ki zikri kalbine, kalbinden ruhuna ulaştırdı. Orada yakınlığın alametleri ve ilâhî muhabbet oluştu. Kendi ismini, dünyayı ve dünyadakileri unuttu. Çünkü Allah'ı zikrederek aşka düştü. Aşk âlemi manevi sarhoşluk
Sayfa 419 - Semerkand yayınlarıKitabı okuyor
Siz nasıl bir İslam düşmanısınız?
Şeytan aleyhillâne der ki:
"Ne zaman Hak Teâlâ beni huzurundan kovdu, yalvararak,
- Yâ Rabbi, ben de senden birkaç şey diliyorum, dedim. Hak Teālā buyurdu:
- Dile yâ melun ne istersin? Dedim ki:
- Evvela bana asker gerekir. Allah Teâlâ:
Sokaklarda yürüyen kadınlar senin askerin olsun.
Nacizane görüşüm:
Allah Kur'an'da kadınlar için ayet indirmiştir (Nisa). Kadına çok değer vermiştir hatta denebilirki erkekten çok ve erkeğe "kadınlar size emanetim" buyurmuştur.
Allah kadınları şeytanın askeri sıfatına hiçbir şekilde koymamistir ve Allah bütün insanoğlunu muhterem kılmıştır ve bu pislikler aynı kitapta ikinci kez (ilkinde fahiseye benzetmislerdi) kadını pisliğe benzeterek tasvir etmişlerdir.
Sayfa 281 - Semerkand yayınlarıKitabı okuyor
Öyle ârifleri Allah bildiği gibi yapsın!
Ârifler şöyle demişlerdir:
"Dünya fahişe kadın gibidir. Önüne kim gelirse yüzüne güler, onun Koynuna girer. Fakat kimseye yar olmaz."
Şüphesiz böyle bir kadına gönül vermek, onunla sohbet etmek, "Bu kadın benimdir" diye sahip çıkmak akıllı işi değildir. Böyle kadına gönül verenler alçaktır, nâmerttir, haindir.
Nacizane; Nasıl bir pisliksiniz ki anne olan kadını, Allah'ın emaneti olan anneyi/kadını fahise bir kadın ettiniz. Bu nasıl bir tebliğdir. Nasıl bir kitaptır?
Asıl alçak, namert ve İslam'a hainlik edenler bunu düşünen, yazan ve yayinlayanlardir.
Sayfa 88 - Semerkand yayınlarıKitabı okuyor
Hikaye
Bir gün Şeyh Bayezid-i Bistāmi [kuddise sırruhů) Bağdat şehrinde müridleriyle gidiyordu. Şat ırmağının köprüsü üzerinde bazı çocukların oyun oynadığını gördü. Çocuklar ellerindeki oyuncak bebeklerle evlilik oyunu oynuyorlardı. Çocuklar Bayezid-i Bistâmî hazretlerini [kuddise simuhoj görünce onun karşısına gelerek,
- Yâ şeyh, bizim düğünümüz var,
Sayfa 68 - Semerkand yayınlarıKitabı okuyor
Cüneyd-i Bağdâdî'nin Hikâyesi (atılan iftira"dır")
Şeyh Cüneyd-i Bağdadi [kuddise sırruhů), sefer dönemlerinde dünyayı gezerken bir gün yolu kâfir mezarlığına düştü. O gece orada kaldı. Na- maz için abdest aldı. Mezarlıkta bulunan bir kâfir çocuğu, onun namaz kıldığını gördü.
Şeyhin yanına geldi.
- Ey şeyh, sen kimsin? Dinin nasıl bir dindir? Bana öğret. Senin yaptığın işler hoşuma gitti. İçime
Sayfa 54 - Semerkand yayınlarıKitabı okuyor
Lâilaheillallah!
Bir insan Allah'ın yanında tek geçerli din olan İslam dinine girmek istiyorsa şu kelimeyi nukketmek zorundadır; Lailaheillallah Muhammeden Rasulullah
Tevhid, aşağıdaki 3 ana başlık altında Allah’ı birlemektir.
İsim ve sıfat tevhidi: Allah’ı Allah’ın isim ve sıfatlarında birlemek
Rububiyet tevhidi: Allah’ı Allah’ın fiillerinde