Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Feden Çetiner

Feden Çetiner
@Nedef
7 okur puanı
Temmuz 2020 tarihinde katıldı
Bugün düşündüğün şeye yarın dönüşürsün.(Buda)
Sayfa 56
Reklam
Hislerimiz, inançlarımız ya da düşüncelerimiz nasıl olursa olsun, DNA bu etkiyi saniyenin milyonda birinde yansıtıyor
Sayfa 45
İbni Batuta Seyahatnamesinde Kırım'daki hatıralarını anlatırken şöyle demektedir. ''Burada tuhaf bir hale şahit oldum ki o da Türklerin kadınlarına gösterdiği hürmettir. Burada kadınların kıymeti ve derecesi erkeklerinden daha üstündür.''
Sayfa 144

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Eski Türk toplumlarında en önemli sosyal birlik olan ailenin temelini meydana getiren kadındır. Türk kadını Türk destanlarında, felsefesinde,kültüründe ve töresinde yüceltilmiş ve saygı gösterilmiştir.Kadın , erkeğin biricik yoldaşıdır.Sahip olduğu statü ve haklardan dolayı hanların, hakanların, cengaverlerin önünde saygıyla eğildikleri bir şeref abidesidir.
Sayfa 143
İslam dini kız çocuklarının doğumunu hoş karşılamayan ve ona zulüm içinde ölümü layık gören bir toplumla mücadele etmiştir. Getirdiği kurallar kız çocuklarının, kadınların ve annelerin hakkını vermiş onların toplumda statüsünü yükseltmiştir.(Bknz: Kuranı Kerim Nahl 58-59, Tekvir 8-79, Şura 49)
Sayfa 81
Reklam
Cahiliye döneminde kadınlar miras hakkından mahrum bırakılıyordu. İslamiyet kadınlara miras hakkı tanımıştır. Bununla ilgili olarak Hz. Ömer şöyle söylemektedir: ''Vallahi cahiliye devrinde kadınlara hiç hak tanımazdık. Nihayet Allah, onlar hakkında indirdiğini indirdi. Mirastan verdiğini verdi.''(İbni Kesir tefsir).Kadınlara da erkekler gibi miras hakkı veren ayetler nazil olduğunda bazı Müslümanların bu durum hoşlarına gitmemiş ''Ya Resulullah! Babasının bıraktığı maldan, ata binmeyen, düşmanla savaşmayan kıza malın yarısını mı vereceğiz, çocuğa miras mı vereceğiz?'' demişlerdi.(Taberi, Camiul Beyan)
Sayfa 77
''Türklerin hırsızlık konusundaki cezaları çok ağır olduğu için hayvan sürüleri bekçisiz ve çobansız otlayabilmektedir. Kimin yanında çalınmış hayvan bulunursa, onu sahibine iade ettikleri gibi dokuz tane benzerini de ödemeye mecbur ederler''. (İbni Batuta Seyahatnamesi)
Sayfa 102
Türklerde ''devletin güvenliği ailenin güvenliğine bağlıdır''. Savaş ve vuruşma Hunların bir mesleği ve işi halindedir. Yaşlılar ile zayıflar silah kullanıp vuruşamazlar. Bu nedenle aileler kendi savunma ve güvenliklerini sağlamak için en iyi yiyecekleri ile giyimlerini güçlü ve savaş yapabilecek akrabaları ve askerlere kendi istekleri ile verirlerdi.
Sayfa 140
Radloff'a göre: Altay Türklerinde soy birliği halinde bulunan insanlar arasında evlenme yasaktır. Soy birliği içinde herkes kendilerini kardeş kabul etmektedir. Buna kemik kardeşliği adı veriliyor.
Sayfa 141
''Kadınların,bir kadın gibi davranmaya ya da yönetmeye değil,fakat doğa gibi büyümeye,akıl gibi algılanmaya,iktidarlarını yaymak için engelle karşılaşmadan yaşayan bir ruh olmaya ihtiyaçları vardır.''
Sayfa 84
Reklam
Fuller'e göre; kadınlar, ''Kadınlık kuvvetini ve güzelliğini gerçekleştirmek için özgür ve akıllı olduklarını keşfettikleri zaman artık erkek ya da erkek gibi olmak istemeyeceklerdir.''
Sayfa 85
''İnançlar,kodlar,kutsal kitaplar ve heykellerin hepsi kadının erkekten sonra,erkekten ve erkek için,aşağılık ve erkeğe bağımlı olarak yaratıldığını söyleyen ataerkil düşünce üzerine temellenmiştir.''
Sayfa 86
Gage'a göre; Hristiyanlık kadını, utanç duyulası, tehlikeli bir o kadar tiksinç buna rağmen erkeğin şehvet aracı ve soyun devamını sağlayan, aklın düşmanı, şeytani güçlerini her zaman kullanmaya müsait bir bedene sahip gördüğü için aklın ve toplumsal yaşamın dışına itmiştir.''Hristiyanlık,erkekleri, kadının erkeklerin hazları için oyuncak olarak yaratıldığı inancıyla eğiten bir dini kuramdır.''
Sayfa 87
''Aile ilişkilerine ilişkin her kanun ve gelenek, eril bakış açısından düzenlenir, aynı bakış açısından... Kadınların erkeklere hizmet etmesi gerektiği şartı ortaya çıkar, onu bir mal gibi sahiplenen ve vahşice kıskanan erkek, onu bin tür kuralla kuşatır. Erkeğin toplumsal ilişkileri, hizmet ve gerçek bir hayatı varken, kadın o kadar sakınılmıştır ki bu onun insanca gelişmesini engellemiştir.''
Sayfa 90
Bir erkek özelliği olarak kabul edilen cesaret, güçlülük, yaratıcılık, cömertlik ve dürüstlük tüm insanlara özgü niteliklerdir, fakat kadınlar, bu gerçekten hep uzak tutularak namus ve bekaret gibi kadın bedenine dayatılan erkek tahakkümünün öngördüğü sınırlanmış, dar bir alanda yaşamak zorunda bırakılmıştır.
Sayfa 93
63 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.