Nevin
@Nevin_AltnTurk
Bu metin İngilizce dilinden otomatik olarak çevirilmiştir. Orjinali Göster
instagram.com/nevin_atnturk?i...952 okur puanı
Eylül 2018 tarihinde katıldı
Şu anda okuduğu kitap
Okuma Hedefleri
Ustaca yazabilmek çok dikkat ve çaba ister.
“Ahengi korumak, gerekli yerlerde aralar vermek; hece, kelime ve cümle tekrarları ile etkiyi arttırmak- hepside karmaşık bir ifadeyi okuruna net bir şekilde izah etmek isteyen yazarın görevidir.”
En iyi denemeler “yazarın ruhunun her kelimeye sinmiş olduğu” denemelerdir. İşte bu da “üslubun zaferidir” dedi tutkuyla.
Deneme, omurga kemiği fikirler olan bir türdür. Deneme tamamen fikir etrafında şekillendiğinden ona ya yürekten inanmak ya da konuyu çok dikkatle gözlemiş olmak gerekir. İyi deneme yazarları görme biçimlerini böyle geliştirirler. Bu tutku ve inanç deneme yazmak için gerekli olan kaynağın ve kıvılcımın ta kendisidir. Biçim açısından ise biraz daha karmaşık olduğu söylenebilir.
Okur Takip Önerileri
“Edebiyat sevgisinin kazanılması çoğunlukla iyi kitaplarla değil kötü kitaplarla olur” diyerek muzipçe devam ediyordu sözlerine. Kütüphanedeki çöplük damgasını yemiş kitapları okumayı sevin diyordu..
Her hayat hikâyesinin de kendince bir etkileyiciliği vardır.
“Hepimizin sevdiğimiz yemekleri seçmemizi sağlayan bir damak tadı var. Ne tür kitapların hoşumuza gittiğini ise ancak her tür kitabı okuyarak bulabiliriz. Tarihî ve biyografik kitaplar, romanlar, şiirler, oyunlar, klasikler ve modern eserler kimi zaman aynı anda okunduğunda birbirlerinden bizi etkileyenler, besleyenler, geliştirenler olarak ayrılacaklardır.”
“Yüreğinizin sesini dinlemenizi öneririm” dedi Woolf, “kendi sebepleriniz olmalı ki kendi sonuçlarınıza ulaşabilesiniz.
Herkes kendi şehrinde kendine göre bir yol bulacaktır mutlaka.
Beni, sokaklarda hikâyeler kurgulayarak yürürken görmelisiniz.
İnsanlarla geçinmenin bir yolunu bulamıyorsa bunun tek suçlusu kendisi.
Tohumu ekeceksin, ama tüm başaklarına zarar verecekler!
Şeytan güçlüdür! İnsanı günaha sokacak kadar güçlü!
Geçici mutluluklar bir an için görülüp kayboluyordu; tıpkı açıklanamaz umudun insan ruhu üzerine hayat verici bir çiy tanesi gibi düştüğü zamanlarda olduğu gibi, tıpkı mutluluktan avazı çıktığı kadar bağırmak istediği zamanlarda olduğu gibi, tıpkı bu zayıf etinin bu düşüncelerin ağırlığı altında ezildiğini, yaşamla bağlantısını sağlayan iplerin koptuğunu hissettiği ve tüm yaşamın yenilenmesini, dirilmesini kutladığı zaman olduğu gibi.