Bilmem ki, ne yazmalıyım. Belki biraz iç dökmeliyim, biraz veryansın etmeli biraz da kendi benliğimle yüzleşmeliyim. Kendime tabiri caizse "ben'' demeye başladığım günden bu yana şaşırtıcı bir şekilde 'Ben yeterince tanımıyorum kendimi, bilmiyorum ben, öyle olsa gerek.'' gibi avutucu cümlelerin arkasına sığınır,
"Sen böyle çağırmasan ben böyle gelmezdim."
Daha önce hiç bu tarz bir kitap okumamıştım. Üslub açısından oldukça farklı ve güzel. Konu başlarda bana yani bu mu dedirtmişti! Ama bu kadar güzel bir anlatım ile bir konu ancak bu kadar şahlandırılabilir. Anlatıcı her içine girdiği fotografta adeta beni de beraberinide sürüklüyormuş gibi hissettim. Anlatıcı büyük babası ve anannesini izlerken bende anlatıcıyı izliyormuşum onu takip ediyormuşum gibi geldi. Son sayfalarına geldiğimde hüzünlendim. Bitmesini istemeyeceğim ender kitaplardan oldukça uğraşılmış uslubuyla taçlandırılmiş belki de Türk edebiyatının en yetkin eserleri arasında. Kitabın bana verdiği hissiyatı nasıl tanımlayacağımı bilemiyorum kitap sanki "aile" gibiydi heycanlı olmayan ama kopulmayan monoton ama hissiyat açısından doyurucu. Sanırım hissettiklerimi anlattım gibi;) Eger önceden hazırladığınız bir okuma listeniz yoksa alıp direkt okumanız gereken eserlerden gerçi listeniz var ise bile eminim bu kitabı listenizin bir yerine sıkıştırabilirsiniz. Keyifli okumalarr =)))
İnsan hep temizdir, yalnızca kirli olduğunu zanneder. Bu kibir nereden geliyor? Kendimiz hakkında düşünme ve yargılara varma kibri. Bir hiçken var olma çabası.
Benim kendim hakkında vardığım hiçbir sonuç yok. Artık ben denilen şeyin düşüncesini kaybettim. Mavi bir çarşaf veya çikolata tortulu bardak gibi bir şey değil mi o da? Sahi en son ne zaman içmiştim o çikolatayı?
"Kimsin sen?" Bu soruyu yanıtlamaya çalışmış mıydım hiç? Kendi kendime kim olduğumu itiraf etmek hiç aklıma gelmiş miydi? Adımı, yaşımı, yurdumu, boyumu posumu biliyordum, ruhumu ise çok daha az...
Harbi kimsin sen? Prensiplerinden bahset bana, keskin çizgilerinden. Hassasiyetlerini de dinlemek istiyorum. Anlat kendini bana. Zamanın içinde kaybolduğun ve aldığın zevkten zamanı unuttuğun anları da merak ediyorum. Uzuunca süregelen bir betimleme sanatının içine hapseder misin beni? Bir süre beni rehin almanı istiyorum, orada vakit geçirmek farklı bir deneyim olacak.