Özlem Aktaş
@Ozlemmaktas
Öğretmen
28 Eylül
22 okur puanı
Haziran 2018 tarihinde katıldı
Şu anda okuduğu kitaplar
Okuma Hedefleri
İnsanın oğlu kendinden kopmuş bir parçadır, derler. Bir şahindir oğul: Canı istedi uçup geldi yanımıza, canı istedi, uçup gitti.. Seninle ben bir ağaç kavuğunda iki mantar gibiyiz, diz dize otururuz, bir yere gidemeyiz. Yalnızca ben kalacağım senin yanında daima... sen de benim yanımda..
Kendi değerini bilmeyen, kendisine saygısı olmayan kişinin toplumsal yarar için sağlam bir temel oluşturamaz.
Okur Takip Önerileri
Bir kitabı okumaya başladı
Bir kitap okudu
592 syf.
·
Puan vermedi
·
42 günde okudu
Sanki olabildiğince çok sayıda insan en iyi, en doğru yöntemle nasıl ahlaksızlaştırılır diye bir görev ortaya atılmış.
İnsanlar ırmaklar gibidir: Hepsinde su aynı sudur , her yerde birbirinin aynıdır, ama bir ırmak dar, hızlı, geniş, sakin, temiz, soğuk, bulanık, ılık olabilir. İnsanlarda böyledir. Her insan içinde tüm insan özelliklerinin ilk belirtilerini taşır ve zaman zaman bu belirtilerinin bazılarını,zaman zaman da diğerlerini gösterir, sık sık da her şeyiyle aynı kaldığı halde kendine hiç benzemeyen bir insan olur. Bazı insanlarda bu değişiklikler çok keskin biçimde ortaya çıkar.
...Ancak yağmacılıklarıyla övünen zenginler, işledikleri cinayetleriyle övünen komutanlar, zorbalıklarıyla övünen hükümdarlar.. Bu insanların durumlarını haklı göstermek için yaşam anlayışlarını, iyilik ve kötülük anlayışlarını çarpıttıklarını görmememizin tek nedeni, bu tür çarpık anlayışa sahip insanlar çevresinin daha geniş olması ve bizim de bu çevreye ait olmamızdır.
Genellikle bir hırsızın, katilin, hafiyenin yaptıkları işin kötülüğünü kabul ederek bu işten utanacaklardı düşünülür. Oysa tam tersi olur. Kaderin ve işledikleri günahlarla yaptıkları hataların sonucunda malum durumuna düşmüş insanlar, ne kadar yanlış olursa olsun, kendilerine öyle bir yaşam döngüsü oluştururlar ki, içinde bulundukları durum onlara iyi ve saygın bir durum olarak görünür...
‘’Sapık adamların iktidar hırsından kaynaklanıyor kötülükler.’’
Eskiden iyiliğe inandığı gibi, insanların da iyiliğe inandıklarını düşünürdü.Fakat o korkunç geceden sonra kimsenin buna inanmadığından, Tanrıdan ve iyilikten söz edenlerin sırf insanları aldatmak için yaptığından emindi.
Hacı Murat,çevirmene, ‘’Bir atasözümüz var,’’ dedi. ‘’Köpek eşeğe et, eşek de köpeğe ot sunmuş,ikisi de aç kalmış...Her ulus kendi geleneğine bağlıdır.’’
Akıllı insan kendisine zarar verecek sevgiyi istemez.
‘’Bana değiştiremeyeceğim şeyleri kabul edebilmem için huzur; değiştirebileceğim şeyleri değiştirebilmem için cesaret; farklılığı bilebilmem için bilgelik bahşet.’’
