Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Daniel Plainview

Daniel Plainview
@Rachmaninoff
Kendimle ilgili daha derin bir bilgi edinemiyorum. Anlattıklarımdan elde edilecek yeni bir anlam yok. Bu itirafın anlamı yok.
Mihaylov:
Ama bu yüzün, yapmacık önem taşıyan, anlam fukarası diye belleğinde bir kenara attığı sürüyle yüzden biri olduğunu da anımsamıştı.
Sayfa 601 - İletişimKitabı okuyor
Reklam
Anna yurtdışında, Vronski ile:
Özgürlüğünün, sağlığına hızla kavuşmasının bu birinci döneminde Anna bağışlanamayacak kadar mutlu, yaşam dolu olduğunu hissediyordu. Kocasının mutsuzluğunun anısı zehirlemiyordu mutluluğunu. Bir yandan, bu anı üzerinde düşünülemeyecek kadar korkunçtu; öte yandan, kocasının mutsuzluğu ona pişmanlık duyamayacağı kadar büyük bir mutluluk veriyordu. Hastalanmasından sonra olan biten her şeyin anısı -kocasıyla barışması, bozuşmaları, Vronski'nin yaralandığı haberi, onun eve gelmesi, boşanma hazırlıkları, kocasının evinden ayrılışı, oğluyla vedalaşması- bütün bunlar ona kâbus gibi geliyordu. Kocasına yaptığı kötülük şimdi tiksintiyi uyandıran bir duygu uyandırıyordu içinde. Boğulmak üzere olan bir insanın, ona sarılmış, onu dibe çeken bir insandan kendini kurtardığı anda duyabileceği duygunun aynıydı bu duygu. Öteki adam boğulmuştur. Elbbette iyi bir şey değildir bu. Ama tek kurtuluşu o korkunç ayrıntıları düşünmemekti.
Sayfa 592 - İletişimKitabı okuyor
Golenişçev:
Golenişçev, uzun, heyecanlı bir açıklamaya başladı. Başlangıçta Vronski, yazarının çok ünlü bir kitap gibi sözünü ettiği İki İlke'nin birinci cildinden bile habersiz olduğu için sıkılıyordu. Ama sonra, Golenişçev düşüncelerini anlatmaya başlayıp da Vronski İki İlke üzerine hiçbir şey bilmemesine karşın arkadaşının düşüncelerini izleyebildiğini görüncemerakla dinlemeye başladı onu. Golenişçev güzel konuşuyordu çünkü. Ama üzerinde durduğu sorundan söz ederken kapıldığı sinirli heyecan Vronski'yi hem şaşırtıyor, hem üzüyordu. Anlattıkça gözleri daha çok parlıyor, karşısında hayal ettiği düşmanlarına daha çabuk çabuk konuşarak itiraz ediyor, yüzünü daha sinirli, gurur kırıklığı anlatımı kaplıyordu. Golenişçev'i harp okulundan, ince yapılı, hayal dolu, iyi yürekli, dürüst bir çocuk, sınıfının her zaman en önde öğrencisi olarak anımsayan Vronski onun bu sinirliliğinin nedenini bir türlü anlayamıyor, bunu yadırgıyordu. Asıl hoşuna gitmeyen de, Golenişçev gibi iyi çevreden, soylu bir insanın kendini birtakım yazar bozuntularıyla bir tutması, onların tersliklerine kızmasıydı. Değer miydi buna? Bu hiç hoşuna gitmiyordu Vronski'nin. Ama buna karşın, Golenişçev'in utsuz olduğunu hissediyor, ona acıyordu. Golenişçev, Anna'nın odaya girdiğini bile fark etmeden düşüncelerini çabuk çabuk, heyecanla savunurken kasları kıpır kıpır, oldukça güzel yüzünden belliydi bu -biraz da deliliği andıran- mutsuzluk.
Sayfa 590 - İletişimKitabı okuyor

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Anna ve Aleksey Vronski:
Anna: - Çok iyi olur, dedi. Gidip şapkamı alayım. (Kapıda durdu, soru dolu bakışlarla baktı Vronski'ye.) Hava çok mu sıcak dediniz? Gene parlak bir kırmızılık kapladı yüzünü. Vronski, Anna'nın bakışından, onun Golenişçev'e nasıl davranmasını, Vronski'nin ne istediğini bilmediğini, Vronski'nin istediği gibi davranmamış olmaktan korktuğunu anlamıştı. Sevgi dolu gözlerle uzun uzun baktı ona Vronski. - Hayır, çok sıcak değil, dedi. Anna, Vronski'nin ondan hoşnut olduğunu anlamıştı. Gülümsedi Vronski'ye, her zamanki çabuk yürüyüşüyle çıktı odadan.
Sayfa 590 - İletişimKitabı okuyor
Düğün:
Her zaman olduğu gibi, kadınlar onları her zaman çok duygulandıran nikâh törenine daldıkları için konuşmalar daha çok erkekler arasında oluyordu.
Sayfa 582 - İletişimKitabı okuyor
Reklam
Konstantin Levin:
Levin, şimdiye dek evlilik üzerine düşüncelerinin yaşamını nasıl düzenleyeceği üzerine kurduğu hayallerinin tümünün çocukça şeyler olduğunu; bunun, onun şimdiye dek anlamadığı, şimdi de, bunu yaşamasına karşın daha da az anladığo bir şey olduğuunu giderek daha iyi hissediyordu. Göğsünden boğazına doğru bir şey yükseldi, yükseldi, tutamadığı gözyaşlarıyla doldu gözleri.
Sayfa 581 - İletişimKitabı okuyor
Levin'in âşkı:
"Özgürlük mü? Neye yarar özgürlük? Sevmektir mutluluk. İstemek, onun istediği şeyleri istemek, onun düşündüğü şeyleri düşünmektir mutluluk. Özgürlüğün olmamasıdır yani!"
Sayfa 570 - İletişimKitabı okuyor
Katavasov:
Sergey İvanoviç: - Evliliğe sizin gibi kararlı bir düşman görmedim ömrümde, dedi. - Hayır, evliliğe düşman değilim ben. Emeğin paylaştırılmasından yanayım. Ellerinden başka şey gelmeyen insanlar insan üretmeli, geri kalanlar da onların her yönden gelişmeleri, mutlu olmaları için çalışmalıdırlar. Bence öyle. Bu iki mesleği birbirine karıştırmanın sürüyle heveslisi vardır. Ama ben onlardan değilim.
Sayfa 568 - İletişimKitabı okuyor
Levin, kilisede:
Levin günah çıkartmak, kutsal ekmekle şarap almak için oruç tutmaya başladı. İnanmayan, ama başkalarının inancına saygı duyan bir insan olarak Levin için kilisedeki bir törene katılmak çok ağır bir yüktü. Şimdi de, içinde bulunduğu, her şeye karşı duygululuk, yumuşaklık dolu ruhsal durumda bu ikiyüzlülük zorunluluğu Levin'e yalnıza ağır gelmiyor,
Sayfa 562 - İletişimKitabı okuyor
Aleksey Aleksandroviç, Dolli ile konuşuyor:
Darya Aleksandrovna acımaya başlamıştı konuğuna. Arkadaşının suçsuzluğuna olan inancı sarsılmıştı. -Ah, korkunç bir şey bu, korkunç! dedi. Peki ama, boşanmaya karar verdiğiniz doğru mu? -Son çareye başvurdum. Yapabileceğim başka bir şey yoktu. Dolli, gözleri yaşlı: -Yapacak başka bir şey, yapacak başka bir şey... diye mırıldandı. Hayır, yapacak bir şeyiniz var! Aleksey Aleksandroviç, Dolli'nin niyetini anlamış gibi: - Bu durumlarda kötü olan da, insanın başka durumlarda -söz gelimi uğradığı felaketlerde, ölümde, kaderin sillesini yediği zamanlar- olduğu gibi acısına katlanmayıp, bir şeyler yapmasının gerekmesidir. Düşürüldüğü çirkin durumdan kurtulması gerekir. Üç kişi, ortak yaşayamaz ki!
Sayfa 510 - İletişimKitabı okuyor
Reklam
Kiti, Levin:
Kiti'nin bu söylediklerinde olağanüstü hiçbir şey yoktu görünüşte. Ama o, bunu söylerken sesinin her kıvrımında, dudaklarının da, gözlerinin de, ellerinin de her hareketinde Levin için sözle anlatılamayacak ne büyük anlam vardı! Her şey vardı burada: Özür dileme de, Levin'e güven de, şefkat de -ince, ürkek bir şefkatti bu-, söz veriş de, umut da, sevgi de -bu sevgiye inanmamak elinde değildi Levin'in, mutluluktan soluğu kesilecek gibi oluyordu-...
Sayfa 499 - İletişimKitabı okuyor
Stepan Arkadyeviç:
Stepan Arkadyeviç içgüdüsüyle, işlerin çok iyi gideceğini hissediyordu. Otele girerken "Bütün insanlar, hepimiz günahkarız, ne diye kızalım birbirimize, ne diye kavga edelim?" diye geçiriyordu içinden.
Sayfa 487 - İletişimKitabı okuyor
Aleksey Aleksandroviç:
Avukat göz ucuyla baktı Aleksey Aleksandroviç'in yüzüne. İki silahın da iyi yanlarını sayıp dökmüş bir silah satıcısının, alıcısının seçimini beklerken yaptığı gibi sustu.
Sayfa 479 - İletişimKitabı okuyor
Vronski'nin Anna'ya Olan Hisleri
Vronski'nin ne söylemek istediğini birden anımsayamadı. Son zamanlarda giderek sıklaşan Anna'nın kıskançlık nöbetleri dehşet veriyordu ona. Bu kıskançlığın nedeninin sevgi olduğunu bilmesine karşın, bu durum Vronski'yi Anna'ya karşı soğutuyordu. Bunu gizlemeye çalışıyordu Vronski. Anna'nın sevgisinin onun için bir mutluluk olduğunu kaç kez söylemişti kendi kendine, işte şimdi Anna, dünyada en önemli şeyi aşkı olan bir kadının sevebileceği gibi seviyordu onu. Oysa o, Anna'nın peşinden gitmek için Moskova'dan ayrıldığı zamanki mutluluğundan çok uzaklardaydı. O zaman mutsuz sayıyordu kendini. Önündeydi mutluluk. Şimdiyse en tatlı mutluluğu geride bıraktığını hissediyordu. Anna, ilk zamanlar gördüğü Anna değildi. Onda ruhsal yönden de, bedensel yönden de kötüye doğru bir değişme olmuştu. Kalınlaşmıştı. Yüzünde aktristten söz ederken olduğu gibi hain, yüzünü çirkinleştiren bir anlatım belirmişti. Vronski, Anna'ya, kopardığı solmuş bir çiçeğe, onda artık onu koparmasının nedeni olan güzelliğini görmeden bakan bir insan gibi bakıyordu. Buna karşın Vronski, eskiden aşkı daha güçlü olduğu zamanlar, çok isterse bu aşkı yüreğinden koparıp atabileceğini düşünürken şimdi Anna'yı sevmediğini hissettiği şu anda, onunla arasındaki bağın koparılamayacak bir bağ olduğunu biliyordu.
Sayfa 467 - İletişimKitabı okuyor
Vronski:
Bu bir hafta boyunca hissettikleri, tehlikeli bir delinin hizmetine verilmiş, hem deliden hem aralarındaki yakınlık nedeniyle kendi aklından korkan bir insanın hissettiklerinin aynıydı.
Sayfa 463 - İletişimKitabı okuyor
55 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.