Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Ruzel

Önde koşmak, arkada kalmak kadar tehlikeliydi. Her yanlış adım hareketi yavaşlatır , her düşen öz kardeşlerinin ayaklan altında ezilirdi.
Sayfa 200Kitabı okudu
Reklam
Zaman her şeyi halleder, bu da ötekiler gibi gelip geçecek. Herkes her şeyi unutacak,» demek gayet kolaydır. Ne var ki, bütün bunlar siz işin içine karışmadığınız zaman böyledir. Ama siz içinde oldunuz mu zaman yol vermez, insanlar unutmaz ve bir türlü değişmeyen bir halin orta yerinde bulursunuz kendinizi.
Giriştiğim işlerin hepsi fos çıktı. Bu hale fazla dayanamadı. Kazara iyi bir iş yapsam bile eninde sonunda mutlaka bir b** çıkardı. Bir armağan alacak olsam bir yerinde mutlak bir kusur olurdu. Kötülükten, dertten başka bir şey bulamadı bende. Daha fazla katlanamadı. Soytarılığa başlayıncaya kadar her yerden hep aynı dertlerle karşılaştım. Şimdi soytarılıktan başka ne işimiz kaldı ki.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Doc hâlâ gerçeği seviyordu, ama bunun herkesin paylaşmadığı bir sevgi olduğunu da biliyordu.
Neden sonra Mack: «Allah kahretsin,» diye söylendi. «Şu yalancılardan da nefret ederim.» Eddie: «Yalan söyliyen kim?» diye sordu. «Hiç. İnsanın söz açmak ya da onunla bununla hoş geçinmek için ufak tefek şeyler uydurmasına bir şey dediğim yok ama kendi kendini aldatmasına pek tutulurum.» «Kimden bahsediyorsun be?» «Kendimden, yahut sizlerden birinden.»
Reklam
Dünyada onun için yapabileceği hiçbir şey yoktu
Kır Abbas, ne gelirken, ne giderken, ne bağda, ne köyde. kimseyle konuşmuyordu. Sadece torunuyle, torunu Yeşer'le bı­ dırdaşıyordu. Köye girince o bıdırdıyı da kesiyordu. «Yavu Abbas emmi, kör ölür payam gözlü olur, ne üzüm var bu yıl?» deseler, Şöyle bir bakıyor, bir dalıyor, «Masalımız bitmiştiiiir. . . » deyip kesiyordu. «Yavu Abbas emmi, bağlarda ne çok kaplumbağa var'?..» Biraz düşünüyor, gözleri birden parlıyor: «Onların da masalı bitmiştir!» diyordu.
Karısı Cennet yanı sıra. geliyordu. Kır Abbas nereye gi­derse gidecek gibi, o durursa duruyor, yürürse yürüyordu. Ba­şını eğmiş, belini bükmüştü. Belki altmış, belki yetmiş yıl önce Tozak'ta doğmuş; alt­mış yetmiş yıldır kah yeni doğan taylar gibi koşarak, kah üç örgülü saçlarını döşüne döküp Cennet kuyusundan, körelme­ den önce Ümmet
Bir ateşin ne kadar güzel olabileceğini unutuyor insan bazen.
Sayfa 430Kitabı okudu
Merhamet kanlı bir tuzaktır. Çok fazlası varsa zayıf olduğunuzu söylerler. Çok azı varsa canavar olursunuz.
Sayfa 230Kitabı okudu
Reklam
Perdeler sokağın tozunu ve gürültüsünü dışarda tutuyordu ama hayal kırıklığını tutamıyordu.
Ağlamak istiyorum. Teselli edilmek istiyorum. Güçlü olmaktan yoruldum. Bir kez olsun aptalca davranmak, korkmak istiyorum. Kısacık bir zaman için, hepsi bu….. bir gün…. bir saat…
Sayfa 325Kitabı okudu
Bir adamın dilini kesmek onun yalancı olduğunu değil onun ağzından çıkacak şeylerin seni korkuttuğunu kanıtlar sadece.
409 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.