Eğer ölüm herkes için olağan ve meşru bir sondan ibaretse insanların ölmelerine engel olmak niye ? Bir tüccarın ya da memurun fazladan beş , on yıl yaşamasının kime ne faydası var ? Tıbbın gayesini , ilaçların acıları hafifletmesi olarak görürseniz kaçınılmaz olarak ortaya şu soru çıkar : Acıları hafifletmenin amacı nedir ? İlk olarak , acıların insanın kusursuzluğa götürdüğü söylenir . İkinci olarak ise , eğer insanoğlu acılarını haplarla ve damlalarla hafifletebileceğini öğrenirse , bügüne kadar onları hem her türlü kötülükten koruyan hem de onlara mutluluk bahşeden dini ve felsefeyi tümüyle terk edebilir .
Ölüm gelecek ve bana senin gözlerinle bakacak -
Sabahtan akşama dek , uykusuz ,
Sağır , eski bir pişmanlık
Ya da anlamsız bir ayıp gibi
Ardını bırakmayan bu ölüm .
Bir boş söz , bir kesik çığlık .
Bir sesizlik olacak gözlerin :
Böyle görünür her sabah
Yalnız senin üzerinde
Kıvrımlar yansıtırken aynada .
Hangi gün , ey sevgili umut ,
Bizler de öğreneceğiz senin
Yaşam olduğunu , hiçlik olduğunu .
Herkese bir bakışı var ölümün .
Ölüm gelecek ve senin gözlerinle bakacak .
Bir ayıba son verir gibi olacak ,
Belirmesini görür gibi
Aynada ölü bir yüzün ,
Dinler gibi dudakları kapalı bir ağzı .
O derin burgaca ineceğiz sessizce
Duvara , bir titiz örümcek gibi ,
İnce dertlerimle işledim bir ağ .
Ruhum gün boyunca sönecek gibi ,
Şimdiden ediyor hayata veda .
Kalbim , yırtılıyor her seferinde ,
Kulağım , ruhumun kanat sesinde ,
Eserim duvarın bir köşesinde ;
Çıkamaz göğsümden başka bir seda ...