Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Sena Balkaner

“ Benim zamanımda olmamış olmasını dilerdim,” dedi Frodo. “Ben de,” dedi Gandalf, “ayrıca böyle zamanlarda yaşaması nasip olan herkes de aynı şeyi dilerdi. Ama bu onların belirleyebileceği bir şey değil. Bizim belirleyebileceğimiz tek şey, bize verilen bu zamanda ne yapacağımız...”
Reklam
“İsteyip istemediğimi doğru dürüst bilmediğim, fakat neticesi aleyhime çıkarsa istemediğimi iddia ettiğim bu nevi söz ve fiillerimin daimi bir mesulünü bulmuştum: Buna içimdeki şeytan diyordum; müdafaasını üzerime almaktan korktuğum bütün hareketlerimi ona yüklüyor ve kendi suratıma tüküreceğim yerde haksızlığa, tesadüfün cilvesine uğramış bir mazlum gibi nefsimi şefkat ve ihtimama layık görüyordum. Halbuki ne şeytanı azizim, ne şeytanı? Bu bizim gururumuzun, salaklığımızın uydurması… İçimizdeki şeytan pek de kurnazca olmayan bir kaçamak yolu… İçimizde şeytan yok… İçimizde aciz var… Tembellik var… İradesizlik, bilgisizlik ve bunların hepsinden daha korkunç bir şey: hakikatleri görmekten kaçmak itiyadı var…”
Sayfa 249Kitabı okudu
Herkes ne diyecek?.. Fakat bu ana kadar herkesten ne gördüm ki… Bana en yakın olanlar dahil olmak üzere, bu herkes dedikleri şey beni üzmekten, hayatımı manasız bir hale sokmaktan başka ne yaptı? Bu yaşıma kadar en iyi zamanlarım tam manasıyla yalnız kalabildiğim günler olmuştu.
Sayfa 109Kitabı okudu

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
“Bugün de her gün gibi. Niçin uyandım?.. Niçin bana kendimi unutturan uykum sürüp gitmedi?”
“Hep böyle küçük şeyler yüzünden üzülürüm.”
Reklam
Ben şuna inanıyorum ki, üç buçuk günlük ömrümüzü kendimize zehir etmemek için ne mazideki hayatımıza ve kaçırdığımız fırsatlara ne de istikbalin olmayacak hülyalarına kulak asmayarak bugünümüze hapsolup yaşamalıyız.
“Değil... değil...fakat şu muhakkak ki bugün olduğum gibi olmak da istemiyorum. Büsbütün başka bir hayat, daha az gülünç ve daha çok manalı bir hayat istiyorum. Belki bunu arayıp bulmak da mümkün... Fakat içimde öyle bir şeytan var ki... Bana her zaman istediğimden büsbütün başka şeyler yaptırıyor. Onun elinden kurtulmaya çalışmak boş... Yalnız ben değil, hepimiz onun elinde bir oyuncağız...
Ben ikide bir de böyle oluyorum, bazen bütün insanları boyunlarına sarılıp öpecek kadar seviyorum, bazen de hiçbirinin yüzünü görmek istemiyorum. Bu nefret filan değil... İnsanlardan nefret etmeyi düşünmedim bile... Sadece bir yalnızlık ihtiyacı. Öyle günlerim oluyor ki, etrafımda küçük bir hareket, en hafif bir ses bile istemiyorum. Taşıp dökülecek kadar kendi kendimi doyurduğumu hissediyorum. Kafamda, hiçbir şeyle değişilmesi mümkün olmayan muazzam hayaller, bana her şeylerden daha kuvvetli görünen fikirler birbirlerini kovalıyor...Fakat sonra birdenbire etrafımda bana yakın birilerini arıyorum. Bütün bu beynimde geçenleri teker teker, uzun uzun anlatacak birini. O zaman nasıl hazin bir hal aldığımı tasavvur edemezsiniz.
“Hiç yaşamamış gibi hissediyorum,” dedi üzgün üzgün. “Yıllardır riske attığım hiçbir şey yok. Ne olduğum, ne yapmak istediğim hakkında hiçbir fikrim yok...”
Hayat, hiç kimsenin üzerinde uzun süre duramayacağı bir tekerlekti. Ve sonunda daima aynı yere dönerdi.
Sayfa 1216Kitabı okudu
Reklam
Ben çömlekçi değilim, çömlekçinin çarkı da değilim, ben kilim; elde edilen şeklin kıymeti, çarka ve ustanın maharetine olduğu kadar kilin öz değerine de bağlı değil midir?
Sayfa 1128Kitabı okudu
“Kendini sorumlu tutma. Çünkü böyle yaparsan...”, “O zaman sahiden aklını kaçırırsın. Bu devirde bırak başkasının hareketlerini, insanın kendi hareketlerinin sorumluluğunu yüklenmesi bile zor.”
Sayfa 911Kitabı okudu
“Carpe Diem,”diye fısıldadı Keating. “Anı yaşayın. Hayatlarınızı olağanüstü kılın.”
Her şey bedavayken kapını neden kilitliyorsun? Soyulmaktan en çok korkanlar hırsızlardır. Bu yüzden mi kilitledin?
Sayfa 768Kitabı okudu
Herkesin ömründe geriye bakıp, “İşte bu, hayatımın en iyi senesiydi.” diyebileceği bir yıl olduğunu düşündü.
Sayfa 515Kitabı okudu
İçinde hüzünle karışık bir nostalji hissi belirdi ve bu kadar büyük çapta bir felaketin sadece birkaç hafta içinde gerçekleşebilmesi düşüncesi onu bir kez daha hayrete düşürdü.
Sayfa 354Kitabı okudu
Reklam
Şunu anlayın ki, asıl korkunç olan artık köpek kalbi değil, insan kalbi taşıması. Hem de doğada var olanlar arasında en rezilini.
Sayfa 113Kitabı okudu
Dünyadaki renkler bir anda yok oldu ve her şey griye döndü, yasının kesintisiz sesi, sanki başka birinden, mesela televizyondaki haberlerde gördüğü kadınlardan çıkıyormuş gibi uzaklaştı. Ne kadar olduğunu bilmediği bir süre geçti ve yavaşça kendine geldi. Yapması gerekenleri hatırladı. Yapmak için daha önce yeterince cesaret toplayamamıştı.
Sayfa 285Kitabı okudu