Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Şeyda Sağlam Öztürk

Şeyda Sağlam Öztürk
@Seydasaglamm
Yeni saray (Sarayı Cedit), Saray-ı Hümayun veya Sarayı Amire gibi isimlerle anılmış olup, Topkapı Sarayı ismi önünde törenlerde kullanılan toplar bulunan ve suların sahil tarafından yer alan Top Kapı‘nın ardındaki Topkapı Sahili Sarayı’ndan gelmektedir. Topkapı Sahil Sarayı l. Mahmut tarafından yaptırılmış; ancak 1862 tarihli bir yangın da yok olmuştur. Bunun üzerine Topkapı ismi, tepedeki asıl saray için kullanılmaya başlanmıştır.
Sayfa 50
Reklam
Akşemseddin, İstanbul’un fethini hem devletin bekası hem de mutlak iktidarı için bir araç olarak gören genç padişahın siyasi ekibinin önde gelen üyelerinden biri olarak değerlendirilmelidir.
Sayfa 46
Kanuni Sultan Süleyman bir rivayette, köylüyü insanların en hayırlısı saymıştır. Çünkü demiş, köylü, bütün insanları doyuran sınıftır.
Sayfa 135

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Yalnızım, diye düşünme. Kendimle vakit geçiriyorum, diye düşün…
Sayfa 66
Saltanat didükleri ancak cihân gavgâsıdur Olmaya baht u saâdet dünyada vahdet gibi Muhibbi (Kanuni Sultan Süleyman)
Reklam
Napolyon’un Mısır’ı işgalinden sonra;
Fransız arkeologların kazılarından çıkardıları tarihi eserler Fransa’ya taşınarak Paris’teki Louvre müzesinde sergilenmeye başlandı. Fransızların kaçırdıkları eserlerin sayısı o kadar fazlaydı ki müze “Mısır koleksiyonu” na ayrı bir bölüm açtı.
Sayfa 47
Mısır seferinde Napolyon’un yanında götürdüğü bilim adamları 167 üyeden oluşuyordu. Aydınlanma düşüncesinin besledi bir misyonla kadim dönemde büyük başarılara imza atan ancak İslamiyet sonrasında sönümlemem Mısırı uykusundan uyandırmaya gidiyorlardı.
Sayfa 45
Napolyon’un Mısır seferi sadece askeri bir işgal hareketi değildir. Batının Doğuya dair daha fazla bilgi edinmesini sağlayan bilimsel bir keşiftir aynı zamanda.
Sayfa 43
Memlekette en seri ve faydalı medeni gelişmelerin kadınların vasıtasıyla dahil edileceği, kadınları esaret altında bulunan milletlerin felakete uğrayacakları hakkında fikrim sarsılmazdır.
Sayfa 25
Bir taraf, savunabilseler de savunamasalar da toprak her zaman onların olacakmış gibi yaşıyor. Diğer taraf ise tıpkı 1948’de yapıldığı gibi Filistinlileri topraklarından sürmek için uygun koşulların ortaya çıktığı zamana hazırlanıyor, bunun İçin stratejik konumlara kaleler inşa ediyor.
Sayfa 212
Reklam
1918
İngilizlerin işgal ettiği ülke savaştan harap olmuştu. Filistin halkı, topraklarını Avrupa’nın bir savaş alanı olarak kullanmasının bedelini çok ağır ödedi………. Savaşın dolaysız sonucu, Türk resmî makamlarının ve dilinin ortadan kalkması oldu. Sanki Osmanlı hiç var olmamamız gibiydi.
Sayfa 205
1916’nın sonlarına doğru akıcı bir Arapçası olan Lawrence Arap isyanı’na destek veriyor, savaşta gittikçe daha fazla Arap’ı İngilizlerin safına çekiyordu.
Sayfa 138
Eğer bu iyi insanlar yerlerinden tahliye edilirse nereye sığınırlar, bu güzel vadiye ne olurdu? …Neredeyse bir asır sonra aynı yeri ziyaret ettiğimde Necib’in sorusunu hatırladım. Vadi şimdi zorlu tel örgüler ve mayınlı arazilerle bölünmüştür, ulaşılamaz hale gelmişti; artık burayı kullanamayan, hatta ziyaret bile edemeyen asıl sahipleri için acı ve ıstırap kaynağına dönüşmüştü.
Sayfa 137
119 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.