“Güç, patron, çok güç! Bunun için delilik gerek,delilik, duyuyor musun? Ya hep ya hiç ! Ama sende beyin var ve seni bu yiyecek. Aklın bakkal senin, defter tutuyor,bu kadar verdim,bu kadar aldım; kâr şu kadar,zararı bu kadar diye yazıyor. Yani iyi bir sahip,her işi sermiyor,her zaman arkayı kolluyor.Hayır,ipi koparmıyor rezil,onu sıkı sıkı elinde tutuyor,kaçırırsa mahvoldu demektir zavallı, mahvoldu demektir! Ama,ipi koparmasınlar,hayatın ne tadı vardır, söyler misin bana? Papatya papatyacıktır; rom değil ki dünyayı altüst etsin” alıntıdan da anlaşılacağı üzere hayatı alaylı bir şekilde öğrenen çok fazla eğitimi bulunmayan ancak yaşam tecrübelerini çok usta bir şekilde ifade edip insanın yaşamını,sınırlarını aştıkça geliştirebileceğini savunan,hayatın tadının çıkarılmasının gerektiğini ifade eden renkli karakterli zorba ile hayatını kitaplar okuyarak yazılar yazarak geçiren kendi halinde hayat tecrübesi bulunmayan,zorba ile tamamen zıt karakterli patron karakteri arasında geçen bu öykü insanın kendi yaşamını,yaşantısını sorgulatan hangi noktada olduğumuzu gösteren ince mesajları bulunan mutlaka okunması gereken bir kitap.