Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

M. İlhan

M. İlhan
@Sophronius
Sıkı Okur
"Ömrün bir şey anlatıyor sana, ama sen anlamıyorsun."
M. İlhan
Bir kitabı okumayı düşünüyor
Ji Şevê Re
Ji Şevê ReRênas Jiyan
9.6/10 · 18 okunma
Reklam
495 syf.
9/10 puan verdi
·
48 günde okudu
Ahlak Mektupları
Ahlak MektuplarıSeneca
9.1/10 · 795 okunma
"Ne kadar altının olduğu önemli mi? Senin olmayan o kadar çok altın var ki!"
Sayfa 495 - Jaguar YayınlarıKitabı okudu

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Bütün sevinçlerin kendinden doğduğu güne kadar kendini mutlu sayma; insanların başkalarıyla paylaşamadıkları, arzu ettikleri, koruduklarını gördüğün şeyleri yeğ tutacağını söylemiyorum; istemeye layık bulmayacağın gün, işte o gün ancak kendini mutlu say.
Sayfa 494 - Jaguar YayınlarıKitabı okudu
Berxwedan Jîyan e. :)
Tanrı sana seçmek olanağını verseydi bir çarşıda mı yaşardın, bir ordugahta mı? Yaşamak da, Lucilius, askerlik yapmaya benzer. Bu yüzden yaşamın kargaşası içinde çilelerle, güçlüklerle boğuşarak bata çıka yol alanlar, çok tehlikeli girişimlere atılanlar çok güçlü kişilerdir, ordugahın en önde gelenleridir. Başkaları çalışırken tembel tembel yatanlar, küçük üveyikler gibi hakarete uğrama karşılığında güven içinde olurlar.
Sayfa 407 - Jaguar YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Hercules hakkı için, bilgelere rastlamak bile yararlıdır. Büyük bir insan konuşmasa da, sana yararlı bir şey vardır onda.
Sayfa 377 - Jaguar YayınlarıKitabı okudu
Kusurlarımız iki nedenden ileri geliyor: Ya ruhumuzda yanlış kanıların birikimi olan hatalar var ya da yanlış kanılarla kaplanmış olmasa da, ruhun hatalara doğru bir eğilimi mevcuttur da, gösterişe kapılarak gitmemesi gereken yere, hızla mahvına doğru koşmaktadır. O halde ya hasta zihnimizi tamamıyla iyileştirmemiz, kusurlarından arındırmamız ya da kusursuz olsa bile daha kötüye doğru eğimli olan ruhumuza ilk bizim el atmamız gerek.
Sayfa 370 - Jaguar YayınlarıKitabı okudu
İnsan, mutlu yaşamın zevklere uyarak yaşamakta değil, doğaya uygun yaşamakta olduğunu anlarsa; erdeme karşı tek iyi olarak bir tutku duyarsa; onursuzluktan tek kötü olarak kaçarsa; geri kalan her şeyin, zenginliğin, mevkiin, sağlığın, beden gücünün, kudretin, işte bütün bunların onun gözünde ne iyi'ler ne de kötü'ler arasında sayılabilecek şeyler değil de, orta halli değerler olduğunu bilirse; her olayda kendisine "Şöyle yürü, şöyle yemek ye; erkeğe şu, kadına şu, kocaya şu, bekara şu yaraşır" diyecek bir yol göstericiye gereksinimi olmayacak. Çünkü bin türlü özenle sana bu akılları verenlerin kendileri, yaşamlarında bunları uygulayamamışlardır. Bunları lala, çocuğa; büyükanne de torununa salık verir.
Sayfa 369 - Jaguar YayınlarıKitabı okudu
Uzun yaşaman kaderle ilgili bir iştir, dolu bir yaşam sürmen ise ruhunla ilgili.
Sayfa 364 - Jaguar YayınlarıKitabı okudu
Doğa kendi isteklerini kendi karşılar. Her gün kendi kendini kışkırtan, yüzyıllar geçtikçe gelişen yeteneği kusurların yardakçısı yapan lüks, sefahat doğadan ayndır. Önce gereksiz şeyleri istemekle başlar işe, sonra zararlı olanları, en sonunda bedene öyle bir ruh oturtur ki, onun doymaz hırsı uğruna köleliğe çağırır bedeni. Bütün kenti çalkalayan, çınlatan bu zanaati.ar, hep beden için çalışırlar; eskiden bir köle için yapılır gibi üretilen şeyler şimdi bir efendi için yapılır gibi hazırlanıyor. İşte bu yüzden şurada kumaş tezgahları, burada maden yapım evleri var; şurada aşçı dükkanının kokulan, öte yanda bedene yumuşak hareketler, insana tatlı titrek şarkılar öğreten yerler var. Çünkü zorunlu olanı istemekle yetinen o eski doğa ölçüsü yok artık. Yeteri kadarını istemek bir çeşit köylülük, zavallılıktır!
Sayfa 350 - Jaguar YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Felsefe, ilahi olan şeylere saygı duymamızı, insanlarla ilgili şeyleri ise sevmemizi öğretir bize: Gücün tanrıların elinde, birliğin ise insanlar arasında kurulduğunu bildirir. Açgözlülük insanların kurduğu birliği parçalamadan, çok zengin yaptıklarını bile fakirliğe düşürmeden önce, bu birlik bir süre olduğu gibi kaldı. Çünkü her şeyin kendilerinin olmasını istedikleri için, her şeye sahip olmaktan yoksun kaldılar.
Sayfa 345 - Jaguar YayınlarıKitabı okudu
Mizahını çok sevdim Seneca :))
Özgür sanat çalışmalarından söz ediyorum: Filozoflar ne kadar gereksiz, işe yaramaz konularla uğraşırlar! Onlar da heceleri ölçüp biçmeye, bağlaçların, ilgeçlerin özelliklerini belirlemeye kadar vardırırlar işi; dil bilginlerini kıskanacak, geometricilere haset edecek kadar küçülürler. Bu sanatlarda gereksiz ne varsa hepsini felsefe sanatına geçirmişlerdir. Sonuç şu olmuştur: Titizlikle konuşmayı bilirler de, iyi yaşamayı bilmezler. Kılı kırk yaran bir titizliğin ne kötülükler yaptığını, gerçeğe ne kadar düşman olduğunu dinle bak şimdi: Protagoras, "Her konuda eşit olarak lehte aleyhte tartışılabilir, şu konuda özellikle: Acaba her konuda lehte ve aleyhte bir tartışma yapılabilir mi?" Nausiphanes, "Var olduğu sanılan şeylerin var olmaması olasılığı, var olmalarından daha az olası değildir," demiş. Parmenides de, "Gözlerle algılanan hiçbir şey evrene ait değildir," demiş. Elealı Zenon büsbütün her türlü sıkıntıdan kurtarır insanı: "Hiçbir şey var değildir." Pyrrhocuların, Megaralı, Eretrialı filozofların, Akademialıların düşünceleri budur aşağı yukarı, hepsi de yeni bir bilim geliştirmişlerdir: Hiçbir şey bilmemenin bilimi!
Sayfa 337 - Jaguar YayınlarıKitabı okudu
İnsanın bilse bile unutmak isteyeceği bilgiler :)
Dil ve edebiyat bilgini Didymus dört bin kitap yazmış. Bu kadar gereksiz şey okuduysa acırım ona. Bu kitaplardan birinde Homeros'un yurdu araştırılır, ötekinde Aeneas'ın gerçek anası kimdi, berikinde Anacreon sarhoş mu geçirdi ömrünü, yoksa daha çok şehvetli miydi diye araştırılır. Birinde Sappho bir aşüfte miydi sorunu ya da insanın bilse bile unutmak isteyeceği bilgiler yazılıdır. Şimdi sen gel de yaşamın uzun olduğunu inkar et bakalım! Ama sıra bizim filozoflara gelince, baltayla kesilmesi gereken birçok şey göstereceğim. Çok zaman kaybetme ve birçoklarının kulağına çirkin yaltaklanmalar pahasına duyacağımız sözler şunlar: "Ah, ne bilgili adam!" Daha sade bir sözle yetinelim biz: ''Ah, ne iyi bir adam!" Böyle mi yapmalıyım? Her milletin yıllıklarını karıştırıp da ilkin kim şiir yazmış onu mu araştırayım? Orpheus'la Homeros arasında kaç yıl olduğunu, resmi kayıtlar olmadığı için oturup hesap mı edeyim? Başkalarının şiirlerini didikleyen Aristarchus'un değersiz notlarını araştırıp ömrümü hecelerle uğraşmakla mı tüketeyim? Geometrinin kumsalına gömülüp kalayım, öyle mi? Şu kurtarıcı öğüt, kulaklarımdan çıkıp gitti demek: "Zamanını iyi kullan!"
Sayfa 336 - Jaguar YayınlarıKitabı okudu
Okuma, zekayı besler; çalışmaktan yorulan insanı çalışmaktan bütünüyle de uzaklaştırmadan dinlendirir. Ne hep yazmalı ne de hep okumalıyız. Birisi insanın gücünü azaltır, yok eder -sözünü ettiğim, üslup çalışmalarıdır-, öteki de o gücü çözer, gevşetir. Sırayla şurada burada, birini ötekiyle dengelemek gerekir ki yazılan eserde okumaktan elde edilen faydalar bir bütün halinde toplansın.
Sayfa 310 - Jaguar YayınlarıKitabı okudu
Kendine sağlam bir değer biçmek istiyorsan paranı, köşkünü, itibarını sıyır at üstünden, kendi içine bak. O zaman dek, biliyorsun, sadece başkalarının sana söyledikleri kadarsın.
Sayfa 294 - Jaguar YayınlarıKitabı okudu
3.277 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.