Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Sumi Vallgren

“Don’t worry. You’re human—your memory is no more than a sieve. Time heals all wounds for your kind.”
Reklam
Sayın yazar Ahlam Hanımın bu dar bakış açısı beni yordu (!)
Muhtemelen maaşı ve hayalleri sınırlı bir memur olmaktan kaynaklanan bu bakış açısıyla mutluydu. Gününü edebi metinleri açıklayarak, eski yazar ve şairlerin hayatını anlatarak, öğrencilerin gramer ve kompozisyon hatalarını düzelterek geçiren bir Arapça öğretmeni ne hayal edebilirdi?
Yerle gök arasında asılı olan her şey ölümünü yanında taşır.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
It is not only a cry
It seemed I was always crying for what I’d had once and lost.
Sayfa 313Kitabı okudu
Cal was seeing something beautiful written on my face, as if my very youth and inexperience made him feel ten times more a man than Kitty did.
Sayfa 267Kitabı okudu
Reklam
Men are men
They want ya, can’t leave ya alone, but when they got ya, they wish they didn’t have ya, or worse than anything, wish they didn’t need ya. So they go around thinking they can find another woman who’s different.
Sayfa 232Kitabı okudu
“ Ama yapacak yeterince şeyimiz olmadığında sırtımızdaki kambur çok daha çirkin. Bunu kim demiş, biliyor musun? “ “ Hayır. “ “ Kipling. Joseph Rudyard Kipling…”
Standing firm -not against - with the wind
Stop crying and accept what can’t be changed. That’s what life is about, standing firm against the wind.
Sayfa 169Kitabı okudu
Like many ignorant people, to Pa apperance meant more than content.
Sayfa 161Kitabı okudu
‘I’ll just have what the rest of you does,’ muttered Grandpa, appearing overwhelmed and ill at ease. He kept trying to hide his mouth with his hand, afraid others would see his missing teeth, his watery eyes still downcast, as if still awed to be seated where he was.
Sayfa 143Kitabı okudu
Reklam
Kendini tanımak
Benjamin oyunun kenarında duran Pierre’i gördü. Onun incecik montuna baktı, şapkası yoktu, soğuktan morarmış ellerini kotunun ceplerine sokmuştu. O an Benjamin’in üzerine ani bir öfke geldi. Anne ve Baba ona neden kalın bir palto giydirmemişti? Neden bir şapkası ya da eldiveni yoktu? Ne var ki sınıfa dönerken kendisinin de soğuktan donduğunu ve montunun kardeşinin ki kadar dayanıksız olduğunu fark etti. Yavaş yavaş tüm ipuçlarını bir araya getiriyordu artık, etrafına bakarak kendini tanımayı öğreniyordu.
Sayfa 139Kitabı okudu
Çocukluğun içinden geçmek
Göle giden bu yol kas hafızasına o kadar yerleşmiş ki, bu hızda giderken bile her engeli savuşturabiliyor. Toprağın üzerindeki her bir kökten kaçınıp her keskin kayayı atlıyor, çocukluğundan geçiyor.
Frenceska genç ve göz kamaştırıcı, dünyayı olgun bir şeftaliymişçesine ısırmak istiyor.
Sayfa 163Kitabı okudu
Kum Koleksiyoncusu
Salim, bir daha asla beni göremeyeceğini söylerken gökyüzü karardı ve çöle karanlık çöktü. “ Sence yakalanmakla kalmayıp bir de Yahudi bir kıza aşık olduğum anlaşılırsa bana ne yaparlar sence?” Sonra da bir solukta dilinde hala tadımı hissedebildiğini, pürüzsüz tenimi ve şampuanımın kokusunu düşündüğünü söyledi. Onu affedeyim diye çöldeki bütün kumları, yeryüzündeki bütün armağanları bana vermeyi aklından geçirdiğini anlattı.
Sayfa 120Kitabı okudu
Sıradaki çocuklardan biri, haşarı bir sırıtışı olan bir oğlan bana dil çıkarıyor. Katılaşması, sitemkar ve öfkeli biri haline gelmesi ne kadar sürecek; köyünden bir grup başka oğlanla direnmeye, geçen yerleşimcilerin arabasına taş atmaya başlayana ve zırhlı giysili, biber gazı ve plastik mermi kullanan askerlerle yüz yüze gelene, fazladan bir taş attı diye hapse götürülene kadar, kontrol noktasında bekleyerek daha kaç aşağılayıcı gün geçirmesi, kaç çıplak aramaya maruz kalması ve kaç kere sorgulanması gerekecek merak ediyorum
125 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.