"- Senin şu sana özgü yavan, tatsız tuzsuz kurgu Dünyana sığamıyorum işte, görüyorsun. Taşıyamıyorsun beni. İyisi mi özgür bırak, gideyim. Ama yook, böyle iyi, değil mi? Aslâ göremeyeceklerin için hayâl dolu bir çift göz, taşıyamadıkların için emrine âmade her an her tür çabaya hazır gönüllü taze güç, iflah olmaz bencil gururun için üzerinde keyifle tepinebileceğin sınırsız linç kaynağın; yani her şart altında yalnızlığa terk ettiğin, sürekli suçluluk duygusu aşılayarak öz benliğini ve rolünü elinden yavaş yavaş çaldığın, sistematik biçimde kendisine öz saygısını yok ettiğin, enerjisini acımasızca emdiğin, bu haliyle de paçavradan farksız, kaybolmuş silik bir ruha çevirdiğin, elinin altındaki böylesi bir denetimli serbestlik, sonsuz hâkimiyetine müthiş bir ego patlaması yaşatıyor değil mi? Hadi, itiraf et. Söylesene, bunu mu anlıyorsun hayattan, gerçekten? Hayat bu mu yani?......"
Tenhauser - Çok Yüzlü.