Kayseri 1.Komando Tugayı'na yapılan saldırının üzerinden tam 6 sene geçmiş. Kocaeli'den de iki şehidimiz vardı. İzmit'te çalıştığım için Raşit Yücel'in Körfez'deki cenazesine katılmıştım. Namazdan sonra camiden İlimtepe'deki şehitliğe bir saatte yürüyerek zor yetiştiğimi unutmuyorum. Ve o yolda aklımdan geçenleri...
Bir ay sonra da ben Eğirdir Dağ Komando Okulu'na askerlik görevi için gittim.
İntikamları alınsa dahi gidenlerin gelmeyecek olması çok korkunç...
Ne para, ne iktidar, ne de aşk...En büyük efkârım budur.
Tokat yöresinde anlatılan eskatolojik bir hikayeye göre kıyamet günü her şey yok olunca ortada bir acûze kadın kalacak, onu da bir kurt yiyecek ve insanlığın sonu da böylece gelmiş olacaktır. Aynı yörenin Bektaşi şairi Kul Himmet bir şiirinde "Bozkurt ile kıyamete/ Kalan dünya değil misin?" demiştir.
Eskatoliji, dünyanın sonu ile ilgilinen alandır. Türeyiş Destanında ise bildiğiniz gibi Türklerin bir bozkurttan türeyip çoğaldıkları anlatılır.
Yani Türk kültüründe "Bozkurt" motifi hem doğuş hem de yok oluş mitlerinde başroldür. Keşke -politize edilmeden- bu muhteşem bilgi, tüm Türk dünyasına yayılsa...
"Yalnızlık beni tüm hayatım boyunca izledi, her yerde. Barlarda, arabalarda, kaldırımlarda, dükkanlarda, her yerde. Kaçış yok. Ben Tanrı’nın yalnız adamıyım."
Taxi Driver(1976)
Sahaftan şehit Necip Hablemitoğlu'nun bir kitabını almıştım. İlk sayfasında muhtemelen kitabın geçmişteki okuyucularından birine ait e-posta hesabı not düşülmüş: asi_prenses_melek06...
Kitap 2002'de basılmış. Aradan 20 sene geçmiş nerdeyse. Asi Prenses hayatta mıdır, ne yapar şimdi? Hiç alâkadar etmediği halde düşünüyorum. Keşke kitabın dili olsa da bir şeyler anlatsa.