O ana dek hiçbir ilahi kelam,hiçbir tanrısal alamet,hiçbir semavi işaret ulaşmamıştı kendisine.İlahi olan hiçbir şeye inanmamıştı.Hep dinsiz olmuş,rahiplerle ve ruhlarının ölümsüzlüğüyle tatlı tatlı dalgasını geçmişti Bu hayatın ötesinde bir hayat yoktu ona göre;hayat o anda ve oradaydı,sonrasıysa sonsuz kör edici karanlıktı.Oysa kızın gözlerinde gördüğü şey ruhtu... hiçbir zaman ölmeyecek olan ebedi ruh.Tanıdığı hiçbir adam ve hiçbir kadın onda ölümsüzlük fikri uyandırmamıştı.Ama kız öyleydi.Daha kendisine ilk baktığk anda fısıldamıştı bunu.Yürürken kızın yüzü gözlerinin önünde pırıl pırıl parlıyordu;solgun ve ciddi,hoş ve duyarlı,ancak bir ruhun yapabildceği gibi merhamet ve şefkatle gülümseyen ve gencin asla hayal edemeyeceği kadar saf ve masum.