Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Yüksel Darğın

Dikenini beğenmeyen güller türedi Mikrop olmayanlardan, mikroplar üredi Baba evlattan evlat anneden gizlendi Çağın modası diye nice günah helalendi Çağımız şıkır şıkır, özler kalıyor sözde Herkes uydu modaya ötekisi ve bizde Ufak ufak alındı her değer ve töremizde Ruhsuz kaldı dünyamız ölü bedenimizde Cahil ihtişamı gösterişi zerafet
Reklam
Bu pencere kenarında uzaklara bakan nemli gözlerle...
Geceler... Senden sonra başladı gecelerim Geceleri senden sonra tanıdım Senden sonra hiç gündüzüm olmadı. Saatler hep zifiri Saatler gece yarısını gösterir hep bana. Sen gelirsin diye Hep gittiğin gecelere dertlerimi açıyorum. Onlarla konuşuyorum. Korkularımı ise günyüzüne Seni gecelere saklıyorum. Saniye saniye zaman dilimlerine böldüm yokluğunu Bu yüzden seviyorum Hem geceleri Ve gecelerimde olan Seni seviyorum...

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Kılçadırda doğup, rezidansı beğenmeyen şaşkın Yüksekliği görünce, herkesi küçük görür sapkın Kültürü bilmez, Ümrandan uzak medeniyetsiz Frenke hayran, kendi medeniyetini bilmez Âlemi bilmez, kendisini kalemin babası sanıyor Karaladiğı her sayfayı, zifiri ve ziyan ediyor. Öve öve bitirmez, kendi olmayan maharetini Maskaralık ile kazanmış, her türlü servetini. Yol bilmez ,engin bilgisi ile iz sürer kendince Bilgeliğe bürünür her daim, halka görününce. Kara kutu gibidir, kimseye dost yaren değildir Selam verirken bile, yarını ve menfaati içindir. Yüksel DARĞIN
Işıklı pencerem
Oturdum ışıklı penceremin ışıklı tarafına Yaslandım anılarıma, kanayan yanlarıma Bir damla gözyaşı düştü göz pınarlarıma Işıklı pencerem anlattı, ağladım yalnızlığıma Penceremden baktım kar tutmuş tepelere Mezarlarda yalnız yatan kimli, kimsesizlere Harabeden farksız hayata sıkıca bilenenlere Işıklı penceremden güldüm, ışıksız geçenlere Yazlar baharlar bitti kışta buldum kendimi Dünler yorucuydu kuramadım dil bendimi Buğulu camlar ardında anlatabilmek derdimi Işıklı pencerem anlattı geçen mevsimlerimi Bol gürültülü dünyada, duyarsız oldu ruhumuz Nağmeler farklı telden, kabarmaz duygumuz Düne kadar aynı kaynaktan olan suyumuz Işıklı pencerem anlattı, artık ayrı huyumuz Anlamak istiyorum penceredeki gizlenen gizi Bende ol(an)mayan silinmiş izi Fani olan dünyadan hazırladığımız bakî çeyizi Işıklı pencerem anlattı her-an gideceğimizi Yüksel DARĞIN
Reklam
Tuttum elerimden usulca, Tek tek basamakları çıkarttım, Hem uzun hem ince yollardan. Çöktürtmeden dizlerimi namerde, Kimseye muhtaç etmedim ayaklarımı. Ellerimi ayaklarıma, ayaklarımı ellerime yaren ettim. Onurunu korudum yıllarca
ANNEM Cümleler eksik kalır seni tanımlamaya Şiirler ve nesirler yetmez seni anlatmaya Seni anlamayanlar mahkumdur solmaya Annem dedikce, razıyım senle yaşlanmaya Havvadan beri taşımaktasın her yükümü Savaşta, barışta benim için unuttun ölümü Anladım vatanındım, sana dönünce yüzümü Annem dedikçe, anladım asıl şefkat özümü Senin varlığında;
Bir rüzgâr ile sallanan ruhumu Unuttum dünümü sağımı solumu Elimi verince kaptırdım kolumu Seni tanıdığımdan şaşırdım yolumu Şikeste yollar önüme dizilmiş belirsiz Hayallerimden uzak, onlardan kesintisiz Ayaklarım taşımıyor beni bedenim çelimsiz Seni tanıdığımdan beri her şey sevimsiz Yüksel DARĞIN
Zamanla yaşlanacak benim de hayallerim Genç kalacak değilim ya; biter bir gün ferim Biri yağda biri balda da olsa narin ellerim Hayallerim gibi birgün bitecek duygu hislerim Kırık bir testi ile hep su taşısamda dünyama Hiç bir mızrap çare bulmaz alevlenen yarama Neticesi ölüm olan her türlü çileli yoluma Bir nur istiyorum ışığı olmayan dünyama Kaç bahar yaşadım, hüzünlendim bilemedim Bildiğim tek bir şey var yalnızlığı dost edindim Yıllara meydan okurken nefsim, bir anda eridim Kâh bugün kâh yarın derken; aniden tükendim Felek kimsenin yorganı döşeği değilmiş Anlık nefes için fırıldak olmaya değmezmiş Her dert olgunlaşınca kendiliğinden geçermiş Gectikce anlıyor insan mutluluklar "an" imiş Yüksel darğın
Umut
Adem yalvarırken Allah'a, Rabbim; Varlığın var iken varlığım ile ne edeyim Günahım ile senden başka kime gideyim Ben insanlığın her türlü haline gebeyim Bildiği derdi vardı, derdine derman vereni Umutsuzluğa bırakmayacaktı O bu bedeni Sahte darlıkdan, feraha mutlaka erecegini Umdu, buldu ve bildi onu yoktan varedeni Herkes red etse de doğrunun
Reklam
Kara kitap okudum zorlandım içerisine Ak oldum anlamadım kandım zifirisine
Gecekondular gibi bir gece meşhur olan var Bilgi, kültür, düşünceden yoksun koca bir davar Sorsan bir soruyu, kendini alî allame sayar Tutmaya çalışırsan, yamalı bohça gibi patlar Kaç mevsim yaşadığı belli değil, köksüzdür Her gördüğünü adet edinir, görgüsüzdür Kenidini yolun kendisi ve alleme gördürür Yaptıklarını marifet gösterir, kendisine sövdürür. Y.dargın
BABA OLMAK
Nedendir bilmem ama En güzel şiirler daha yazılmadı babalar için. Tanımsız ve tarifsizdir baba olmak. Baba olmak Çoraklaşmış sert bir yüzün altında Müşfik bir kalp saklamaktır. Baba olmak öyle her şarkıya katılmak değil, Bizzat şarkının bestesini yapmaktır. Baba olmak Bazen meyve veren bazen gölge veren ve bazende taşlanan bir ağaç olmaktır. Baba olmak Tesbih çekip ahkam kesmek değil, bilakis tesbihin her tanesinde sabır ile yücelip münzevi bir hayata göç etmektir. Baba olmak sayılarla çocuklara sahip olmak değil Çocukların bir babaya sahip olmanın gururunu yaşatmaktır.
Arasıra sosyal medyaya bakıyorum. İnsanlar kendi evlerine aldıkları eşyayı bile çekip sosyal medyada gösterme pespayesine girişebiliyorlar. Bu ne ahlaksız bir durum. Ne ara bu kadar kültürsüz kendimizi övmeyi anlatmayı ve ifşa etmeyi öğrendik, kimden yada kimlerden.
41 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.