Hz. Mevlana der ki; “Gam yaşayınca istiğfar et. Çünkü gam, Yaratıcı’nın emri ile tesir eder. Allah dilerse, gam ve sıkıntı senin için neşe kaynağına döner.” (Mesnevi, Cilt 1)
…Bir şey olmuş bile olsa olmamış hale gelemez mi? Cenab-ı Hakk bütün bunları yapabilecek kudrete sahiptir. Herkes dayandığı zata göre kuvvet kazandığına göre Allah’a dayanan insan, sonsuz bir güç elde etmiştir.
İnsan birini sevdikçe gözüne güzel gelir. Fakat sevebilmek için ondan hoşlanmak gerekli. Hoşlanmak sadece görünen özelliklerle ilgili değildir. Çok güzeldir ya da çok yakışıklı… Önemli olan, eşlerin bir araya geldiklerinde inceden inceye birbirlerinden huzur bulmaları ve ruh dünyalarında uyum sağlamalarıdır. Fakat aralarında inceden inceye rahatsız eden bir şey varsa ruhları birbirinden hoşlanmamış demektir. Eğer ruh dünyaları birbirinden hoşlandıysa başkalarının dediklerine itibar etmeye gerek kalmaz.
İnsanlar sevinç aramak yerine, haz ve heyecan arıyorlar; gelişim aramak yerine, güç ve mal mülk arıyorlar. Kendileri daha çok olmak yerine, daha çoğuna sahip olmak ve
daha çoğunu kullanmak istiyorlar.
"Ey ademoğlu! Her durumda bana ibadet et ki gönlünü zenginlikle doldurup ihtiyacını gidereyim. Böyle yapmazsan seni başka şeylerle meşgul eder, ihtiyaçlarını da gidermem."
Tirmizi, Sıfatü'l-Kıyame, 30.