Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Abdulkadir KIZILBOĞA

Bir mevzûda ihtiyaçlar had safhaya ulaşır da, bunlar gerçek vâsıtalar ile karşılanamaz ise -tabiî bir sûrette- ikaame kaanunları cereyân etmeye başlar. (Sayfa 19) -Bu yönden cemiyetimiz öylesine bir başıboşluk içindedir ki, düne kadar tam îslâm’ ın karşısında bulunan bir kimse, artık hidâyete erdiğini iddia ederek aramıza gelse, onun samimiyetini kontrol için en küçük bir tecrübe devresine ihtiyaç hissedilmeden hemen mürebbî tavrı almasına bile zemin alabildiğine müsâiddir.
Reklam
Filhakika her zaman ve mekânda bir çok mürebbîler dâima mevcûd olagelmiştir. Bir kere Cenâb-ı Hak “Rabb” ism-i şerifiyle de tesbit ve ifade edilmiş olduğu üzere, en büyük mürebbîdir.
"Gençliğe" mâl olmayan veya gençliği teşekkül ettirilemeyen dâvâlar, yakın bir gelecekte ortadan kalkmaya mahkûmdurlar.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Hakîkaten genç adam, tâbir caizse bir nevî yoğrulmuş yaş beton gibidir. Hangi kalıba sokulursa onun şekline göre donup şekillenir. Bu demektir ki, hayatı yönlendirmekte en ehemmiyetli safha gençliktir.
Seviyeli bir ömür geçirmek için düşünce ve davranışta mükemmelliğe doğru bir yolculuk şarttır.
Reklam
Nasihate muhatap olmak pek çok kimsenin hoşuna gitmez. Çünkü meşhur tâbiriyle “akıllar nazar almaz!..” Bu husus, herkesin kendi aklını beğenmesinden neş’et eder.
Lisan bilgileri iki yüz kelimeye indirilmiş, hayat denizinde dümensiz bir gemi gibi yalpalayan “diplomalı câhiller” ordusu, düşünen beyinlere dehşetli bir ızdırap vermektedir.
Elde edi­len netice değdiği zaman ölümden korkmak, nâmertlik, elde edilecek netice değmediği zaman bir fincan kan akıtmak ahmaklıktır.
Sayfa 252Kitabı okudu
Reklam
Bu hâtıraları okuyanlar eğer millet namına bir hareket ya­pacaklarsa, bilsinler ki; büyük kalabalıklar korkak ve men­faatperesttirler. Bundan dolayı daima kuvvetten yana olurlar. İdealist insanlar ise, orkide çiçekleri gibi nâdirdirler. Halk galibin arkasındadır!. Çünkü pek az istisnası ile kuvvete perestij eder!.
Tecelli-i ilâhiyede nöbet değişikliği olmuş, «kahır» küffara, şirk-i hafideki gafillere, «lülûf» ise, müminlere teveccüh etmiştir. Bu yüzden küfre tâviz, artık dünya plânında da gadab-ı ilâhiyeyi davet eder.
Her menfi tecellide müspet veya müspete ihtimali olan bir unsur bulmak karakterimin fârik vasıflarından biridir.
İnsanlar belli bir zaman sonra her değişikliğe intibak eder­ler ve mevcud şartlara göre yeni bir düzen ve hâlet-i ruhiye teessüs eder
İnsanlar için en ağır yük «sır»dır. O'nu fâşetmeden sak­layabilmek kolay değildir.
Sayfa 161Kitabı okudu
491 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.