374 syf.
·
Puan vermedi
·
6 günde okudu
Ve yılın son kitabı da yine bir Murakami kitabı oldu. Elimdekileri iki günde bitiremeyeceğim için bu ünvanı İmkansızın Şarkısı , bilinen adıyla Norwegian Wood aldı. Kitabın bir diğer ünvanı da dilimize çevrilen ilk Haruki Murakami kitabı olması.2004 yılında Nihal Önol tarafından Fransızcadan çevrilmiş. Çeviri gerçekten çok başarılı, oturmayan hiç bir nokta yok ama neden Japonca aslından çevrilmediğini merak ettim. Mutlaka mantıklı bir sebebi vardır ama ben ulaşamadım. Oldukça yalın bir dille yazılmış ve okurken ana karakterle aynı zamanda ve aynı yerlerde yaşıyormuş hissi veren bir kitap. Yazarın çoğu kitabından farklı olarak bir bilinmezlik yok, her şey gayet açık. Genel olarak yirmili yaşlarına adım atmak üzere olan üniversite gençlerinin hayatla olan psikolojik mücadelesi konu alınmış diyebiliriz. Tüm yaşadıklarına rağmen hayatla bağını koparmayan hatta daha da asılan Midori , yaşadıklarına tahammül edemeyip,dengesini yitiren Naoka ve her ikisini gözlemlerken bir yandan da rutin hayatını sürdürmeyi başarabilen Watanabe .Hayattaki karakterlerin bir özeti gibi sanki. Seçeneklerimiz; ya artı yön ya eksi yön ya da hepsinden kaldırabileceğimiz miktarda şeklinde değişiyor hayatta bence. Kitapta cinsel öğelere gereğinden fazla yer verilmiş olduğunu düşünmekle birlikte yazarın diğer kitaplarında da konunun işleyişini bozmadan kullandığını düşündüğüm için çok rahatsız olmadım. Kitaptan esinlenerek çekilmiş 2010 yapımı bir film varmış ama izlemek ister miyim bilemedim. Yazarı artık tanıdığım biriymiş gibi hissettiğimden kitaplarını okumaktan keyif alıyorum, film bu keyfimi bozsun istemem sanırım.
İmkansızın Şarkısı
İmkansızın ŞarkısıHaruki Murakami · Doğan Kitap · 201810,9bin okunma
144 syf.
·
Puan vermedi
"... Kulüp zorla değiştirilmedikçe kendiliğinden değişmez. Ensesi kalınların kurduğu örgütlerde tatlılıkla iş yapılmaz." Bugün çok farklı bir kitap incelemesiyle geldim karşınıza. 140 sayfalık, İthaki Bilimkurgu Serisi kütüphanesinde çıkan Stepford Kadınları, feminist hak arayışı ve mutlak erkek hakimiyetinin bilimle birleşmesiyle ortaya çıkabilecek bir distopyayı gözler önüne seriyor. Baş karakterimiz Joanna Eberhart ve eşi Walker, herkesin övgüyle bahsettiği, suç oranları en düşük muhitler sıralamasında başlarda olan, karı-kocaların uyum içinde geçindşği bir yer olan Stepford'a taşınırlar. Joanna, feminist bir karakter olarak karşımıza çıkmakta. Eşi Walker, burada Erkekler Kulübü denilen oluşuma 'kaleyi içten fethetme' düşüncesiyle katılır. Ancak işler Joanna için planladıkları gibi gitmez. Bu şehre gelen kadınların zamanla yoğun ataerkil toplumların istediği bir kadın imanına dönüşmesinden dem vuran yazar Ira Levin, kadınların zaman içinde Stepford'da ev işlerinden başlarını kaldıramayan, kendilerine vakit ayıramayan bir robot kadın tipi çiziyor kitapta. Açıkça söylemek gerekirse ilk 60-70 sayfa sıkıla sıkıla, "Bu nasıl bilimkurgu" desem de olaylar kitabın yarısından itibaren açılıyor ve hızlanıyor, tam tadına varacakken de ucu açık bir şekilde son buluyor. Konu bakımından bana Dr. Ox'un Deneyi'ni hatırlattı. Dipnot : Yazarımızın bir erkek olduğunu unutmadan yorumlayalım. :)
Stepford Kadınları
Stepford KadınlarıIra Levin · İthaki Yayınları · 2022865 okunma
Reklam
318 syf.
2/10 puan verdi
·
6 günde okudu
Amin Maalouf / Semerkant
Eser kendi içerisinde sırasıyla "Şairler ve Âşıklar" , "Haşşaşiyûn Cenneti" , "Bin Yılın Sonu" ve "Denizde Bir Şair" adlı dört bölüme ayrılıyor. İlk bölümde Ömer Hayyam'ın tarih sahnesine çıkışı anlatılıyor. İkinci bölümde Hasan Sabbah'ın faaliyetleri ve Alamut'a yolculuğu ele alınmış. Son iki bölümde ise yakın tarih anlatılmıştır. Ömer Hayyam , Nizamülmülk ve Hasan Sabbah'ın buluşturulduğu bir roman olarak tanıtabiliriz. İlk iki bölümü gayet güzel bir şekilde anlatılmıştır. Soluksuz okunabilecek bir seviyededir. Fakat son iki bölüme gelince sanki başka bir yazarın kitabına geçmiş gibi ya da başka bir kitabı okuyormuş gibi oldum. Son iki bölümü okurken gerçekten kitabı bırakacak seviyeye geldim. Açıkçası yazarın ırkının ne olduğunun benim için bir önemi yok. Fakat kitabı okurken bazı yerlerde inceden Türk ırkının ve sultanlarının aşağılandığını gördüm. Alpaslan'a karı kılıklı denmesi , halifenin kızı hadisesi gibi zırvalara yer verilmiş kitapta. Roman olduğunun bilincindeyim illaki objektif olmasına gerek yok evet içerisine kurgular da eklenmiş olabilir fakat bu kadar da açık açık bir ulusun sultanı küçümsenemez. Tavsiye ettiğim bir kitap değil, bir defa okudum ve bundan sonra da asla okumam, hiç kimseye de tavsiye etmem.
Semerkant
SemerkantAmin Maalouf · Yapı Kredi Yayınları · 202062,3bin okunma
688 syf.
9/10 puan verdi
·
58 günde okudu
Başarılı
Genel anlamıyla güzel bir kitap. Ama yazarın açık bir İslam düşmanı olduğu çok belli oluyor. Orta Asya’daki aydınlanmanın islam ile son bulduğunu belirten ifadeler mevcut. Yine de çoğu konuda objektif diyebilirim. Göz ardı edilen Orta Asya’daki aydınlanmayı anlatan nadir yabancı kaynaklardan.
Kayıp Aydınlanma
Kayıp AydınlanmaFrederick Starr · Kronik Kitap · 2019359 okunma
288 syf.
·
Puan vermedi
·
1 saatte okudu
Roman
KURDUN SOFRASI ROSELLA POSTORINO SALON YAYINLARI Merhabalar Sevgili Kitap Dostları Bugün sizlere  Yazar Rosella Postorıno'nun Kaleminden çıkıp Leah Janeczko'nun katkısıyla İtalyanca'dan İngilizce'ye, Zeynep Eski Hanımın katkısıyla da İngilizce'den Türkçe'ye çevirilip  #salonyayinlari tarafından yayınlanan
Kurdun Sofrası
Kurdun SofrasıRosella Postorino · Salon Yayınları · 2023149 okunma
328 syf.
10/10 puan verdi
·
1 saatte okudu
Bilimkurgu - Fantastik Roman
İNŞEHİR KARANLIK MURAT SÜMER DORLİON YAYINLARI Merhabalar Sevgili Kitap Dostları Bugün sizlere  Yazar Murat Sümer Bey'in Kaleminden çıkıp #dorlionyayinlari tarafından yayınlanan
İnşehir - Karanlık
İnşehir - Karanlık
adlı kitap yorumuyla geldim... -Kitabımızın türü Fantastik ile Bilimkurgu'nun birbiriyle harmanlanmış olduğu bir roman türü olup, 95 Bölüm, 328
İnşehir - Karanlık
İnşehir - KaranlıkMurat Sümer · Dorlion Yayınevi · 202340 okunma
Reklam
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.